Tek bir dosya üzerinden sürdürülmekle birlikte, bağımsızlığını koruyan her bir şikayet dosyası yönünden ayrı ayrı yargılama yapılması ve birleştirilen şikayetlerin her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği- Mahkemece, kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm bölümünde şikayetlerin kabulüne karar verildiği halde, gerekçe bölümünde uyuşmazlığın esası da tartışılarak tarafların hacizlerinin düşmüş olması sebebiyle garameten paylaşıma yapılan itirazın yerinde olmadığı sonucuna varıldığı ve gerekçe ile hüküm sonucu arasında çelişki doğduğundan, kararın bozulması gerektiği-
Dava konutu taşınmaza aile konutu şerhi konulması isteminin aile mahkemesinde; TBK. mad. 19 uyarınca muvazaa nedeniyle açılan davanın ise genel mahkemede görülmesi gerektiği- Aile mahkemesinin boşanmaya ilişkin kararı kesinleşmiş ise taşınmazın satışı işleminin TBK. mad. 19 gereğince iptale tabi olup olmadığının değerlendirilmesi, iptale tabi olması halinde davacı yararına hükmedilen mali haklar ile sınırlı olarak İİK. mad. 283/1. maddesinin kıyasen uygulanarak davacıya haciz ve satış yetkisi verilmesi, anılan boşanma kararı kesinleşmemiş ise kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerektiği-
Borçlu hakkındaki ilk fiile haczin yapıldığı tarihe ve iptali istenilen ipoteklerin tarihlerine göre tasarrufların hacizden geriye doğru 1 yıl içinde yapılmadığından davanın reddinin hatalı olduğu- Davalılar ipotek tesisi ile ilgili olarak önceden düzenlenmiş sözleşme ibraz etmemiş, davalı A.Ş.'nin borçlu hakkında takibe geçmeden önce borçluya gönderdiği ihtarnamelerde "borçlu ile ticari ilişki nedeni ile ihtar edene olan borçların ödenmediği, bunun neticesinde muhatabın ödenmemiş olan borçları karşılamak amacı ile ipotekler aldığını, ayrıca alacağı kambiyo senedine bağlanmış olduğundan tahsilde tekerrür olmayacak şekilde takip yapacaklarının" bildirilmiş olduğu, davalı üçüncü kişi A.Ş. borcun doğumundan sonraki tarihli çekleri ve ipotekler için takibe geçmiş olduğundan, ipoteğin İİK. mad. 279/1'de belirtildiği şekilde borçlunun teminat göstermeyi önceden tahahhüt etmiş olmadığı, bunun aksi iddia ve ispat edilmediğinden yapılan ipotek işleminin iptali gerektiği- Taşınmazların bir kısmı davalı üçüncü kişinin alacaklı olduğu takip dosyalarından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takiplerde dava dışı üçüncü kişilere satıldığı ve bir kısım paranın davalı üçüncü kişi A.Ş.'nin dosyalarına aktarıldığı anlaşıldığından davanın bedele dönüşüp dönüşmediğinin tartışılması gerektiği- Davanın ilk aşamada İİK'nun 279. maddesindeki 1 yıllık hakdüşürücü süreden reddedilmesi halinde, maktu vekalet ücreti takdiri gerektiği- Bankacılık Kanunu mad. 143 uyarınca davacının harçtan muaf olduğu-
Alacaklı, davalı borçlu ve 3. kişi arasında devam eden (tefrik edilmiş) davanın (davacı alacaklı bankanın icra dosyasına konu borcun tamamen ödendiği beyan etmesi nedeniyle) konusuz kaldığı ve kesinleştiği anlaşıldığından, yetki itirazında bulunması nedeniyle bir başka yer görülen davalı dördüncü kişi hakkındaki davada bu husus dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği-
Tasarrufun iptali davasında davalı borçlunun iflasına karar verilmesi halinde, öncelikle borçlu şirket hakkında verilen iflas kararının kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, kesinleşmemiş ise kesinleşmesinin bekletici mesele yapılması gerektiği- İflas kararın kesinleşmiş olması halinde ise davacının eldeki davayı takip edebilmesi için iflas idaresinden İİK. mad. 245 gereğince yetki alması gerektiği, aksi halde davanın iflas idaresi temsilcisi huzuruyla görülmesi ve verilecek kararın iflas idaresi lehine veya aleyhine kurulması gerektiği-
Davalı borçlunun borcundan dolayı iptal davasına konusu taşınmazın cebri icra yolu ile satılması halinde de davalı 3. kişi elinde bir bedel kalır ise bu bedel ile sorumlu tutulacağı- 8.500,00 TL'ye satılan taşınmazın gerçek değerinin 12.000,00 TL olduğu belirlendiğinden, iki değer arasında önemli bir oransızlık olmadığı gibi, İİK. mad. 278/3-2 gereğince iptal için aciz ve hacizden geriye doğru iki yıllık süre içinde tasarrufun yapılması gerekmekte olup davacı tarafından sunulan aciz belgelerinin tarihine göre 2 yıllık sürenin de geçmiş olduğu- Hükümde tarafların ve davaya katılanların kimliklerinin belirtilmesi gerektiği- Hükmün sonuç kısmında taraflara yüklenilen borç ve hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği- Üçüncü kişiler arasındaki dava arkadaşlığı ihtiyari nitelikte olduğundan, herbir üçüncü kişi yönünden yargılama giderinin ayrı ayrı belirtilmesi gerektiği, kimden tahsil edileceği belirtilmeksizin tek davalı varmış gibi karar verilmesinin hatalı olduğu-
Tasarrufun iptali davasının, "ticari dava" olarak değerlendirilemeyeceği ve bu davalarda arabulucuya başvurunun "dava şartı" olarak kabul edilemeyeceği (Konya BAM 3. HD. kararı)-
6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca incelemenin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapıldığı; kamu düzenine aykırılık olup olmadığının ise re'sen gözetildiği- Yine; HMK'nun 357. Maddesine göre de "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmanın istinafta dinlenemeyeceği ve istinafta yeni delillere dayanılamayacağı"-
Tasarrufun iptali davalarında, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması gerektiği- Tasarruflar takibe konu çeklerin tarihlerinden sonra gerçekleşmişse de, davacı alacaklı borcun çek tarihinden önce doğduğuna ilişkin olarak faturalar sunduğundan, mahkemece, tacir olan davacı alacaklı ve borçlunun ticari defterleri üzerinde konusunda uzman bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak takip konusu bonoya dayalı alacağın doğum tarihi tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- Davanın ön koşul yokluğundan reddi halinde, davalı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca incelemenin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı, kamu düzenine aykırılık olup olmadığının ise re'sen gözetileceği; yine, HMK'nun 357. maddesine göre de 'İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamayacağı'-