Tasarrufun iptali davalarının ancak istihkak davalarına karşı "karşılık dava" şeklinde açılmış olmaları halinde (İİK. 97/XVII) icra mahkemelerinde görülebileceği (Bağımsız olarak açılan tasarrufun iptali davalarının ise genel mahkemelerde görülebileceği)-
İstihkak davasına karşı İİK. 277 vd. maddelerine göre tasarrufun iptali davası açılmasına gerek olmadan "muvazaa (danışıklık) iddiası"nın ileri sürülebileceği-
İİK. 277 vd.'na göre tasarrufun iptali istenebilmesi için, borcun tasarruf tarihinden önce doğmuş olması gerektiği-
4389 sayılı -yürürlükten kalkmış olan- Bankalar Kanunu 14/V-d maddesi uyarınca verilen "devir kararı"nın teknik anlamda bir "yetkisizlik kararı" sayılmayacağı (ve dolayısıyla bu durumdan HUMK.nun 193. (şimdi HMK.'nun 20.) maddesindeki on günlük (şimdi;iki haftalık) sürenin uygulanmayacağı)-
Tasarrufun iptâli davasına konu olan malın, davalı-üçüncü kişinin elinden çıkarılmış olması ve malı elinde bulunduran kimse için- kötüniyetli olduğu kanıtlanmadığı için- iptâl isteminde bulunulmaması ya da bu istemin reddedilmesi halinde mahkemece "dava konusu taşınmazın/taşınır elden çıkarıldığı ... tarihdeki -keşif sonucu belirlenen- gerçek değeri olan ... Liranın (davacının icra takibine konu alacağının asıl ve eklentilerini geçmemek üzere) davalıdan tahsiline" şeklinde karar verilmesi gerekeceği-
4389 sayılı -yürürlükten kalkmış olan- Bankalar Kanununun değişik 14/5-d maddesi uyarınca verilen "devir kararı"nın teknik anlamda bir "yetkisizlik kararı" olmadığı-
Avukatlık Kanunundaki "vekalet ücreti avukata aittir" biçimindeki düzenlemenin uyuşmazlığı sonuçlandıran mahkemeye değil, vekil ile vekalet verene yönelik bir kural olduğu, bu nedenle mahkemece "takdir olunan vekalet ücretinin davacı/davalı vekiline verilmesi" şeklinde hüküm kurulamayacağı-
Davalı tarafın davadan önce ölmüş olduğunun anlaşılması halinde, mahkemece davanın "taraf ehliyetinin olmayışı nedeniyle reddi"ne karar verilmesi gerekeceği- Not: 6100 sayılı yeni HMK’ nun 124/4 maddesindeki “dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir.” şeklindeki yeni düzenlemeye göre, davacı taraf dava dilekçesinin ölenin mirasçılarına gönderilmesini isteyerek davanın devamını sağlayabilecektir.)