Geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tescil mümkün değil ise de, harici satış nedeniyle tarafların vermiş oldukları değerleri geri isteyebilecekleri, satış parasının yerine taşınmazın dava tarihindeki rayiç değerine hükmedilemeyeceği, ancak, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince ve dayanak sözleşmede davalının aldığı kabul ettiği ............ TL satış bedeli hakkında da ret hükmü kurulmasının doğru olmadığı, o halde satış parasının uyarlaması yapılarak satış tarihinden davanın açıldığı tarihe kadar ulaştığı değer konunun uzmanı bilirkişiye hesap ettirerek gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, varsa taşınmazdaki yararlanmalarında gözetilmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
8. HD. 03.03.2021 T. E: 2018/14981, K: 1840-
Mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile bilirkişi raporları arasında mübayenet oluştuğundan, daha eski yıllara ait hava fotoğrafları da getirtilerek çekişmeli taşınmazların başında yeniden yöntemince keşif yapılmalı, çevre ve yakın taşınmazlarla karşılaştırma yapılarak taşınmazın kullanım şekli de dikkate alınmak suretiyle üç kişilik uzman ziraat mühendisi bilirkişi heyeti aracılığı ile niteliği tereddüde yer vermeyecek biçimde saptandıktan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, gerekli araştırma ve incelemeler yapılmadan salt taşınmazın imar ihya edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle hükmün bozulması gerekeceği- Karayolları Genel Müdürlüğün tapu kaydına dayalı mülkiyetinin bulunmaması, yapılmış bir kamulaştırma da olmaması nedeniyle, bu davalı yönünden davanın husumet nedeniyle reddi gerekeceği-
Davacı tarafından dosyaya sunulan mükellef borç listesine göre, dava konusu alacağın 2005-2008 vergilendirme dönemine ilişkin olduğu, ödeme emirlerinin bir kısmının ilanen tebliğ edildiği, bir kısmının da 18.11.2014'de tebliğ edildiği anlaşıldığından, mahkemece konusunda uzman bilirkişiden, tasarruf tarihi itibari ile (24.04.2012) doğmuş vergi borcunun da tespiti yapılarak, tasarruf tarihi itibari ile doğmuş olan vergi aslı ve fer'ileri üzerinden iptal kararı verilmesi gerekirken güncel vergi borcu ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi verilmesi yönünde hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Dava konusu gayrimenkul tasarrufa konu 3/32 hisse olmasına rağmen mahkemece hisse belirtilmeksizin iptale karar verilmesinin doğru olmadığı- 6183 sayılı Yasa'nın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirleneceği-
Paydaşlar arası ecrimisil istemi- Bilirkişi tarafından söz konusu yerlerin yarıcıya verildiği, yarıcının gelirin 2/3’ünü, arazi sahibinin ise 1/3’ünü aldığı belirtilip bu husus dikkate alınarak hesaplama yapılmasının hatalı olduğu- Ecrimisil alacağına ilişkin dönemsel faiz talep etmesine rağmen, belirlenen ecrimisil bedeline dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin hatalı olduğu-
Davacı üçüncü kişi şirket ve borçlu şirketin defter ve kayıtları üzerinde yeniden inceleme yapılarak borçlu ile üçüncü kişi şirket arasında yapıldığı ileri sürülen sözleşme hükümleri kapsamında malzeme ve hak edişlere ilişkin düzenlemeler ve varsa şantiyeye ilişkin düzenlenen iş yeri teslim tutanakları ve tüm hak ediş raporlarının getirtilmesi, sözleşmenin özellikle bedel ödemesi, malzeme temini ve ihrazat ile ilgili maddelerinin tarafların dayandığı fatura ve sevk irsaliyeleri ile birlikte değerlendirilerek işe başlamadan temin edilen malzeme için hak ediş düzenlendiği iddialarının netleştirilmesi, hak edişlerin inşaat kapsamındaki puantaj yüzdesi, teslim, geçici kabul ve hak ediş durumlarının mahcuzlar için ayrı ayrı tespit edilmesi, öte yandan hak edişler, alacaklının ve üçüncü kişinin delil olarak sunduğu fatura ve sevk irsaliyeleri ile mahcuzların uyumlu olup olmadığı hususunun belirlenmesi ve özelikle hak ediş ödemelerine göre hacze konu menkullerin mülkiyetinin kimde olduğunun netleştirilmesi için aralarında elektrikçi bilirkişi ile maliye/muhasebeci bilirkişinin olduğu ayrıntılı, gerekçeli, hükme dayanak oluşturmaya yeterli ve Yargıtay denetimine elverişli farklı bir uzman bilirkişi kurulu raporu düzenlettirilmesi, bu doğrultuda elde edilen bilgilerin dava dosyasında bulunan diğer delillerle birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İnançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde tazminat ve ürün bedelinin tahsili istemi-
Bir tarafın bilirkişi raporuna itiraz etmemesi ile bilirkişi raporuna itiraz etmiş olan diğer taraf lehine usuli kazanılmış hak doğacağı- Bu şekilde rapora itiraz etmeyen taraf bakımından raporun kesinleşmiş olduğu- Yargılamanın müteakip safhalarında başka raporlar alınması halinde de ilk rapordaki kesinleşmiş olan tespitlerin geçerliliğini koruyacağı-
Takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazına ilişkin olarak mahkemece bilirkişiye başvurulmasının kanuna aykırı olduğu-
Bozmaya konu, arasında çelişki bulunan raporları düzenleyen bilirkişi heyetleri yangın uzmanı, inşaat mühendisi, elektrik mühendisi ve sigorta uzmanından oluşmuş olup, yangın raporunda binadaki kumaş deposunda sıva üstü olarak çekilen aydınlatma veya yangın algılama ve ihbar sisteminin elektrik kablo bağlantı yerlerinde herhangi bir nedenle oluşan şerarenin kablo izolelerini tutuşturması ile yanan parçaların istifli bulunan kumaş ruloları üzerine düşerek kumaşları tutuşturması üzerine meydana geldiğinin belirtilmiş ise de mahkemece yalnızca hukukçu ve yangın uzmanı bilirkişilerden oluşturulan heyetten çelişki giderici rapor alınmasının doğru olmadığı-