Haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemi, birleşen davalar ise haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat istemi- Davacının yargılamanın devamı sırasında hizmetli kadrosunda göreve başladığı gözetilerek maluliyet oranında azalma olup olmadığının kesin olarak tespit edilmesi için yeniden Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiği-
Davacının medula ekranına sehven yanlış evrak kaydı yapıp yapmadığının anlaşılabilmesi için mahkemece; taraflar arasındaki sözleşmeler ve ilgili mevzuatta uzman hastane yöneticisi ve faturalandırılan tedavi hizmetlerinde uzman doktorlardan oluşan bir bilirkişi heyetinden; davacı hastane tarafından cezai işleme konu tedavi hizmetlerinin yapılıp yapılmadığı, bu hizmetlerin kuruma faturalandırılıp faturalandırılamayacağı, Kurumca ödemelerin yapılabilmesi için bu hizmetlere ilişkin hastanece düzenlenmesi gereken evrakların tam olup olmadığının tereddüde yer vermeyecek şekilde değerlendirildiği; ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun, tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken, itiraza uğramış, eksik inceleme yapan bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-
Mahkemece; eksik harç tamamlatıldıktan sonra, taraflar arasındaki sözleşmeler ve ilgili mevzuatta uzman hastane yöneticisi ve kesintilerin yapıldığı branşlarda uzman doktorlardan oluşan yeni bir bilirkişi heyetinden; her hasta hakkında, ayrı ayrı gerekçeleri belirtilerek, kesintilerin yerinde olup olmadığının tereddüde yer vermeyecek şekilde değerlendirildiği; ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun, tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde rapor alınarak hüküm kurulması gerekeceği-
Davaya konu faturanın iptal edilip edilmediği hususunun araştırılması ve bu fatura yönünden sonucuna göre karar verilmesi, iptal edilmemiş olması halinde davacının menfi tespit talebinin iki adet faturaya ilişkin olduğu nazara alınarak, davacının eyleminin yönetmelik hükümleri kapsamında kaçak elektrik kullanımı olarak değerlendirilmesi, tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve atıf yapılan kurul kararı kapsamında denetime elverişli, ayrıntılı hesaplama yapılarak kaçak elektrik tutarının tespiti konusunda aralarında elektrik mühendisi bilirkişilerin de bulunduğu üç kişilik yeni bir uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
KTK'nın 97. maddesindeki başvuru koşulları arasında kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun rapor ile sigortacıya başvuru yapılmasına ilişkin bir koşulun bulunmadığı, davacı tarafça sigorta şirketine .......... tarihinde başvurulduğu, başvuru sırasındaki eksikliğin İtiraz Hakem Heyetince belirli bir süre verilerek tamamlanabilecek dava şartı niteliğinde olduğu, buna göre İtiraz Hakem Heyeti tarafından; kazayla ilgili eksik kalan tedavi evrakları temin edildikten sonra, kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ....... tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik ölçülerine göre uzman bilirkişi heyetinden, davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Hükme esas alınan mali bilirkişi raporunda sadece evlenme tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar öz sermayedeki artış miktarı dikkate alınarak artık değerin belirlendiği, mahkemece dağıtılmayan kar paylarının ve reel değerin dikkate alınmadığı anlaşıldığından, mahkemece, evlenme tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar, dava konusu şirketin kar edip etmediğinin, kar etmişse davalı eşe şirket kar payı (temettü-kazanç) ödenip ödenmediğinin, ödenmişse mevcut olup olmadığının ya da her hangi bir yatırıma dönüştürülüp dönüştürülmediğinin, kar payı ödemesi yapılmamışsa karın şirkete yatırım olarak kullanılıp kullanılmadığının; kar payı ödemesi yapılmış veya karın şirkete yatırım olarak kullanılması durumunda, bu miktarların mal rejiminin sona erdiği tarih itibarıyla ulaştığı reel değer belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece konusunda uzman bilirkişiden, tasarruf tarihi itibari ile doğmuş vergi borcunun tespiti yapılarak, tasarruf tarihi itibari ile doğmuş olan vergi aslı ve fer'ileri üzerinden iptal kararı verilmesi gerekirken, uzman bilirkişiden rapor alınmaksızın, takip konusu alacak ve fer'ileri ile sınırlı olmak üzere denilerek karar verilmesinin doğru olmadığı- 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü hakkında Kanun'un uygulamasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirleneceği-
Dairemizce incelenen dosyada, fen, inşaat mühendisi ve gayrimenkul değerlendirme uzmanı ile birlikte keşif yapıldığı, bu bilirkişiler tarafından dosyaya sunulan raporlarda davacıya ait 2 parsele davalı tarafından yapılan tel çitin ....... m² tecavüzlü bulunduğunun tespit edildiği, her iki dosyada alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğu anlaşıldığından ve yargı kararları arasında tutarlılığın bulunması gerektiğinden, bu çelişkinin giderilmesi amacıyla öncelikle her iki taşınmaza ait bütün kayıt ve belgeler getirtilerek alanında uzman bilirkişilerin elektronik ölçüm aletleriyle birlikte inceleme yapması ile keşfin icra edilmesi, özellikle bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin sebebinin bilirkişilerden sorularak rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
“Taahhütname” başlıklı belge ile alınan borç paranın ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada, Adli Tıp Kurumu'nun imza incelemesinde üst ve son merci olmadığı gözetilerek, üniversitelerin Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim üyelerinden (grafoloji alanında uzman) oluşturulacak bilirkişi heyetinden, dava konusu belgedeki imzanın davalının eli ürünü olup olmadığına ilişkin yeniden rapor alınması gerektiği
Borçlu aleyhine başlatılan takipte, borçlunun emekli maaşına konulan haczin iptali ve aylığından kesilen fazla miktarın tespiti ile iadesi istemine ilişkin başvuruda bulunduğunun anlaşıldığı, mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise takip konusu yapılmayan işleyecek nafakaların da hesaplamaya dahil edildiğinin, bu hali ile bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığının görüldüğü, o halde, takip talebinde ve icra emrinde sadece takip tarihine kadar birikmiş olan nafaka istenmiş olduğundan, mahkemece, bilirkişiden ek rapor alınarak takip talebinde belirtilen birikmiş nafaka alacağı yönünden hesaplama yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-