Borçlular asıl alacağa itiraz etmediklerinden, alacaklının yalnızca faiz yönünden itirazın kaldırılması talebinde bulunduğunun sabit olduğu, o halde Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının, faiz oranına ve faiz miktarına yönelik itirazın kaldırılması talebinin esasının incelenmesi suretiyle gerektiğinde yeniden bilirkişi raporu aldırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemenin maddi tazminat yönünden hükmettiği miktarlara hangi gerekçeyle nasıl ulaştığının hükmün gerekçesinde açıkça belirtilip tartışılması gerektiğinin gözetilmemesinin doğru olmadığı-
Mahkemece; yeni bir aktüer hesap bilirkişisinden rapor alınarak öncelikle davacıların yoksun kalınan tam zararlarının hesaplanması, yapılan hesaplamadan sonra tam zararlarının poliçe limiti aşması nedeniyle KTK'nun 96. maddesine göre garame hesabı yapılması, SGK’ya yazı yazılarak dava konusu olay nedeniyle, iş kazası yönünden herhangi bir inceleme yapılıp yapılmadığı, olayın iş kazası olarak kabul edilmiş olması halinde murisin vefatı nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığı yönünden araştırma yapılarak hasıl olacak sonuca göre temyiz eden davalı yönünden sorumlu olunan tazminat miktarının belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece talep edilen miktardan daha fazla miktarda cenaze ve defin giderine hükmedilmesinin doğru olmadığı-
Dava konusu yapıların ve ağaçlarının kamulaştırma alanı içiresinde kalıp kalmadığının tespiti amacıyla mahkemece muhdesatların üzerinde bulunduğu taşınmaz hakkında kamulaştırma ile ilgili kayıt ve belgelerle kamulaştırma haritası getirtilip taşınmaz başında uzman bilirkişiler eşliğinde keşif yapılması, fen bilirkişi eliyle kadastro paftası ve kamulaştırma haritası ölçekleri eşitlenerek zemine uygulanması, bu yolla muhdesatların üzerinde bulunduğu taşınmazın gerçekten kamulaştırma alanı içinde kalıp kalmadığının, davacı tarafın tespit davası açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığının belirlenmesi, bu hususları gösterir denetime elverişli rapor alınması, toplanan ve toplanacak tüm delillerin sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerekeceği-
E. davası açma hakkının bulunduğu hallerde bu davaya öncü olacak bir tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunduğundan söz edilemeyeceği, hukuki yararın dava koşulu olduğu-
Kurum zararı sebebiyle alacak istemine ilişkin davada, savcılık soruşturması esnasında davacı kurum bünyesinde çalışan yüzbaşı ve başçavuştan oluşan bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan raporu tekrarlar nitelikteki hukukçu bilirkişi tarafından hazırlanan rapor dikkate alınarak hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğu-
Bozma sonrasında mahkemece iki ayrı bilirkişi heyetinden rapor alındığı ve raporlar arasında çelişki bulunmasına rağmen çelişki giderilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu-
Kesinleşmiş orman tahdit haritasının sınırları içinde kalan yerin orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik yok ise de tahdit haritası dışındaki yerler için orman nitelendirilmesinde bulunulmasının mümkün olmadığı, diğer tarafların delilleri çerçevesinde tahdit dışında kalan kısımlar hakkında mera vasfında olduğunun tesbiti halinde davanın reddine karar verilmesi, aksi halde davanın bu kısım yönünden kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece hükme esas alınan .............. tarihli rapor Orman Mühendisi tarafından düzenlenmiş olup bu şekli ile hükmün infaza elverişli olmadığı, fen bilirkişisine hazırlatılacak ölçekli krokinin hükme esas alınması gerekeceği-