Dava konusu pirinç ile ilgili firma tarafından üçüncü kişiye yapılan ciroya dayalı ticari ilişkinin gerçek olup olmadığının, ödeme, vb. hususlara da bakılarak, iki şirketin ticari defterleri üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile saptanıp sonucuna göre istihkak davasına ilişkin bir karar verilmesi gerektiği-
Kanalizasyon hizmetinden yararlanmayan kişi ve kurumlardan atıksu bedeli alınamayacağı- Atık su kulanım bedelinden, fiili kullanım yapan gerçek ve tüzel kişiler kullanım süre ve miktarı ile sorumlu olduğu- Mahkemece; konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi heyeti ile mahallinde keşif yapılarak, davalı şirketin tesisinde kullandığı suyu, tankerler ile alıp su ihtiyacını bu şekilde karşıladığının anlaşılması karşısında, kullandığı bu suyu ne şekilde deşarj ettiği, davacının davalının işletmesinin bulunduğu bu bölgede, kanalizasyon tesisinin bulunup bulunmadığı, sonuç olarak davalı kullandığı suyu deşarj ederken, davacının sunduğu hizmetten faydalanıp faydalanmadığının kesin olarak belirlenmesinden sonra, davacının davalıya bu konuda bir hizmet sunmadığının anlaşılması karşısında, davacının talep edebilceği bir alacağının da bulunmadığı; davalının davacının deşarj hizmetinden faydalandığının anlaşılması durumunda ise, davacının tahakkuk ettirdiği bedelden davalının sorumlu olup olmadığının belirlenmesi, davalının sorumlu olduğunun tespiti halinde, davalı tarafından tüketilen normal ve kaçak atık su miktarı belirlenerek, davalının ödenmesi gereken atık su bedelinin ayrıca sözleşme ve yönetmelik hükümlerine göre hesaplanması gerektiği- Kaçak atık su bedelinin hesaplama aşamaları ve hesap şekli açıklanmadan hazırlanan rapor doğrultusunda hüküm tesisi edilemeyeceği-
Dava konusu pirinç ile ilgili firma tarafından üçüncü kişiye yapılan ciroya dayalı ticari ilişkinin gerçek olup olmadığının, ödeme, vb. hususlara da bakılarak, iki şirketin ticari defterleri üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile saptanıp sonucuna göre istihkak davasına ilişkin bir karar verilmesi gerektiği-
Tarımsal sulama abonesi olan davacının, davalı idare aleyhine açtığı menfi tespit davasında sorumlu tutulabileceği elektrik tahakkuk bedelinin Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği 19. madde hükümlerine göre hesaplanacağı, düzenlenen bilirkişi raporunun denetim kurmaya uygun olmadığı-
Davacı taraf dava dilekçesinde açıkça bilirkişi deliline dayanmış olmasına rağmen, mahallinde keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmaksızın davalıların taraf olmadığı, davalılara usulüne uygun şekilde tebliğ dahi edilmeyen delil tespitinde alınan raporun hükme dayanak alınarak hüküm kurulamayacağı-
Harçlar Kanunu. mad. 23 uyarınca vazgeçme halinde vazgeçilen miktara ait tahsil harcının yarısının alınması gerektiği- Ancak haczedilen mal satılıp paraya çevrildikten sonra vazgeçilirse tahsil harcının tam olarak alınacağı- Haciz konan icra takip dosyasına ilişkin tahsil harcının İİK’nun 28. maddesine göre alacağın ödenmesi sırasında haciz konan o dosyadan tahsil edilebileceği ve bu haciz sebebi ile tahsil harcının haciz uygulanan şikayete konu icra dosyasından kesilmesine yasal olarak imkan olmadığı-
İcra müdürünün belirlediği taşınır değerinin taraflarca şikayet konusu edilmesi halinde, İcra Mahkemesi'ne denetleme yetkisi tanıdığı, bu denetlemenin de icra hakimi tarafından uzman bilirkişiden yardım alınmak suretiyle gerçekleştirileceğinin kabulü gerekeceği-
Ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarının belirleneceği, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parası, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre, sonraki dönemler için ecrimisil değerinin ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği-
Davacıya ait taşınmazlar ve taş ocağı başında uzman bilirkişiler refakatinde keşif icra ederek, taşınmazlar ile taş ocağı arasındaki mesafeyi tespit edip, davalının kapalı sisteme geçildiğine ve havaya yasal sınırlardan daha düşük düzeyde toz salınımı yapıldığına dair savunmasını araştırıp, bu hususlarda gerekli tespit ve ölçümleri yaptırıp, davacının hissedar olduğu taşınmazlarda davalının işletmesi nedeniyle değer kaybı oluşup oluşmayacağını belirleyerek sonucuna göre karar verileceği- Değer kaybı alacağı, taşınmazın mülkiyetine bağlı bir alacak olduğundan, taşınmazlarda değer kaybı var ise; davacı yararına ancak hissesi oranında tazminatına hükmedilebileceği-
Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda zamanaşımı süresi (818 s.) BK. mad. 126/4 gereğince 5 yıl olduğu- Fesih halinde açılacak geri alma davalarında Borçlar Kanunu'nun sebebsiz iktisap hükümlerine ilişkin zamanaşımı değil, eser sözleşmesine ilişkin zamanaşımı hükümlerinin uygulanacağı- Yüklenici işbu dava ile feshi benimsemiş olup, en geç bu tarihte tarafların fesih iradesi birleşmiş oduğundan, mahkemece, dava konusu talebin, feshin kesinleştiği, diğer anlatımla tarafların fesih iradelerinin birleştiği tarihte muaccel olduğu ve BK. mad. 128 uyarınca zamanaşımının işbu davanın açıldığı tarihten itibaren işlemeye başladığı gözetilerek, bu tarihten ıslahın yapıldığı tarih arasında 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davalıların ıslaha konu miktara yönelik zamanaşımı def'inin kabulü ile bu bölüm istemin reddine karar verilmesi gerekeceği- Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılmadığı gözetilerek, davalılar vekilinin teknik nitelikteki itirazlarını cevaplandıran, ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-