Davacı tarafça tek taraflı yaptırılan delil tesbiti sonucu düzenlenen raporlara itiraz edildiğinden, zarar miktarının belirlenmesi için ayrıca denetime elverişli bir şekilde düzenlenmiş bilirkişi raporu alınmadan, itiraz edilen tesbit bilirkişi raporları benimsenerek hüküm verilemeyeceği-
Ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarının belirlenmesi gerektiği- Eğer arsa ve binalarda kira esasına göre talep varsa, taraflardan emsal kira sözleşmelerin istenmesi, gerekirse benzer nitelikli yerlerin işgal tarihindeki kira bedellerinin araştırılıp, varsa emsal kira sözleşmelerinin de getirtilmesi, dava konusu taşınmaz ile emsalin somut karşılaştırmasının yapılması, üstün veya eksik taraflarının belirlenmesi gerektiği-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve komşuluk hukukuna aykırılığın giderilmesi isteklerine ilişkin davada, mahkemece, içlerinde çevre ve inşaat mühendisi ile birlikte kadastro fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi kurulu aracılığı ile yerinde yeniden keşif yapılması, çekişme konusu kuş barınağının davacı taşınmazına zarar vermeyecek şekilde kullanılması için davalı tarafından alınması gereken önlemlerin nelerden ibaret olduğu ve zararın nasıl giderileceği, ayrıca duvarın taşkın olup olmadığının ve yıkılma tehlikesi bulunup bulunmadığı yönünde bilimsel verilere dayalı gerekçeli rapor alınması, önerilecek önlemlerden olaya en uygun düşeni ve adil olanı seçilip ona hükmedilmesi gerekeceği-
Takibe konu ilamda ".. 2009 model siyah renkli .. model aracın ayıplı olduğunun tespitiyle, davalılar tarafından ayıpsız yenisi ile değiştirilerek davacıya teslim edilmesine ..” karar verildiği, borçlu vekili tarafından aracın tesliminin imkansız olduğundan, İİK. mad. 24/5 gereğince teslimine hükmolunan aracın rayiç değerinin bilirkişi marifeti ile tespitine karar verilmesinin talep edilmesi üzerine, icra müdürlüğünce aynı nitelikte aracın değerinin 82.829 Euro olduğunu belirtir muhtıra düzenlendiği, yapılan değer tesbitine itiraz edilmesi üzerine, icra mahkemesince Ticaret ve Sanayi Odası'na yazılan müzekkere cevabında aracın değerinin 82.829 Euro olarak bildirilmesi üzerine davanın reddine karar verildiği anlaşılmış olup, mahkemece ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi, belge ve varsa donanımı gösteren araca ait kitapçık taraflardan temin edilip, muadili olabilecek bir araç belirlenerek, farkların somut olarak tespiti ile takip tarihi itibariyle aracın değerinin belirlenmesi gerekirken, bilirkişi raporu alınmadan Ticaret ve Sanayi Odası'ndan gelen yazı cevabına göre sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
Haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, mahkemece alınan aktüerya uzmanı bilirkişi raporunda tüm belgeler davaya esas yaralanmadan kaynaklı gider gibi hesap yapılmış olsa da sunulan belgelerin davacının yaralanması ile uyumlu olup olmadığı konusunda doktor bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Faturaların tebliğ edildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanamaması ya da kanıtlanıp da süresinde iade edildiğinin borçlu tarafça kanıtlanması halinde, borçlu taraf alacaklının hizmet vermediğini savunmakta ise, faturaya konu hizmetin verildiğinin alacaklı tarafça kanıtlanması; borçlunun faturaları tebliğ alıp süresinden sonra iade etmesi halinde de faturanın alacaklı tarafça gönderilmesi şeklindeki icabı, borçlunun (faturayı defterine kaydetmemek ve hizmet almadığını savunmak suretiyle), kabul etmemesi ya da borçlunun faturayı kendi defterine kaydetmekle birlikte süresinde itiraz ve iade etmesi halinde hizmetin verildiğini yine alacaklının kanıtlaması gerekeceğinden, bu doğrultuda alacaklının delillerinin toplanıp değerlendirilmesi, borçlunun faturaları kendi defterlerine kaydetmesi (faturaları deftere kayıt öncesinde ya da sonrasında süresi geçtikten sonra itiraz ve iade etmiş olması) halinde alacaklının (hizmet vermiş olsun ya da olmasın) HMK. mad. 222. (6762 sayılı TTK. mad. 84. ve 85) uyarınca alacağını ispatladığının kabul edilmesi gerektiği- Mahkemece, davacıdan ödemenin iadesinin istenmesinin sebebi ile ilgili açıklama alınıp, taraflar arasındaki ticari ilişkide mevcut borcun tasfiyesi için yapılmış olan ödemelerin iadesinin istenemeyeceği gözetilerek, iadenin istenmesinin sebebi konusunda TBK'nın 78. maddesi kapsamında bir sebep ileri sürülmemesi durumunda, bu miktar ile ilgili istemin reddine karar verilmesi, bu ödemenin davacı tarafından, davalı adına üçüncü kişiye yapılan bir ödeme olup, davalının borcu olduğunun açıklanması durumunda ise, taraflardan bu husustaki delilleri toplanıp gerekirse taraf defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği-
Gerek öğretide ve gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle haksız işgal tazminatı, zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötüniyetli zilyetten isteyebileceği bir tazminat olup, 08.03.1950 tarih 22/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında; fuzuli işgalin tarafların karşılıklı birbirine uygun iradeleri ile kurduğu kira sözleşmesine benzetilemeyeceği, niteliği itibarı ile haksız bir eylem sayılması gerektiği, haksız işgal nedeniyle oluşan zararın tazmin edilmesi gerekeceğinin vurgulandığı- Ecrimisilin, haksız işgal nedeniyle tazminat olarak nitelendirilen özel bir zarar giderim biçimi olması nedeniyle, en azı kira geliri karşılığı zarar olduğu, bu nedenle, haksız işgalden doğan normal kullanma sonucu eskime şeklinde oluşan ve kullanmadan kaynaklanan olumlu zarar ile malik ya da zilyedin yoksun kaldığı fayda (olumsuz zarar) ecrimisilin kapsamını belirleyeceği, haksız işgalin, haksız eylem niteliğinde olduğu- Ecrimisil davaları beş yıllık zamanaşımına tabi olup bu beş yıllık süre dava tarihinden geriye doğru işlemeye başlayacağı- İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parasının, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirleneceği, sonraki dönemler için ecrimisil değeri ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği-