Bulgaristan’dan zorunlu göçe tabi tutularak Türkiye’ye gelen ve Devlet Bakanlığınca hazırlanan göçmen evleri projesi kapsamında borçlandırılarak konut satın alan davacının bankadan kredi kullanıp ek borçlandırma sözleşmesi ile eski para ile kredi kullanıp, ödeme yaptığı, ancak maliyet hesabı çıkarıldığında arada oluşacak farkı da aynı koşullarda ödemeyi taahhüt ettiği, borçlanma sözleşmelerinin ileride doğacak ilave maliyeti de kapsayacak şekilde düzenlendiği, Devlet Bakanlığınca konutun kesin maliyet hesabının her bir daire için eski para olarak belirlendiği, kesin maliyet hesabının resmi verilere göre hazırlanması ve o tarihte taraflar arasında herhangi bir husumet bulunmaması nedeniyle bu kesin maliyet hesabına itibar edilmesi gerektiği böylece davacının konut maliyetinin üstünde borçlandığı ve mahsup yapıldığına ilişkin kesin ve inandırıcı belgenin dosya içerisinde yer almadığından davacı tarafından yatırılan peşinatın borçtan mahsup edilmediği kabul edilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerektiği-
Bilirkişi raporları arasındaki kusur oranlarına ilişkin çelişki giderilmeden karar verilmesinin hatalı olduğu- Mahkemece, İTÜ Karayolları Kürsüsü veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan kusur dağılımına ilişkin, çelişkilerin giderilmesi yönünde ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre trafik kazası sonucu ölümden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin davada karar verilmesi gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemi-
Davalı doktorun, özen borcuna aykırı davranıp davranmadığı konusunda iki farklı rapor olmasına rağmen, mahkemece yeterli inceleme yapılmadan ve gerekçeleri gösterilmeden, Adli Tıp Raporuna göre hüküm kurulmuş olmasının isabetsiz olduğu-
Satış sözleşmesine aykırılık nedeniyle maddi- manevi tazminat istemi-
Bilirkişi raporu hazırlanırken, raporun dayanağı olan somut ve özel nedenlerin bilimsel verilere uygun olarak gösterilmek zorunda olduğu, bilirkişi raporunun aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmesi gerekeceği, ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabileceği-
Hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre ve ilk kararı temyiz eden davalı vekili lehine davanın reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece; davacının kanal katılım payı ve şebeke hisse bedeli olarak 2.764,26 TL sorumlu olmadığının tespitine, 85,74 TL'den sorumlu olduğunun tespitine, 2.764,26 TL'nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine şeklinde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
Tazminat davası-