Borçlunun kira ilişkisine ve kira miktarına açıkça karşı çıkmaması karşısında İİK.nun 269/2. maddesi gereğince; kira ilişkisinin ve kira miktarının kesinleştiğinin kabulü gerektiği, bu durumda; uyuşmazlıkta yargılamayı gerektirir bir hususun bulunmadığı, ancak davalının yasal süresinde takibe itiraz etmesi üzerine icra takibi durmuş olup, itiraz kaldırılmadan ya da iptal edilmeden tahliyeye karar verilemeyeceği, dava dilekçesindeki isteğin sadece kiralananın tahliyesine ilişkin olduğu, itirazın kaldırılmasının talep edilmediği ve itirazın kaldırılması istenmeden tahliyeye karar verilemeyeceğinden istemin reddine karar verilmesi gerektiği-
İtirazın iptali davası-
Borçlu şirket tarafından Kocaeli İcra Müdürlüğü kanalı ile gönderilen itiraz dilekçesinin icra dairesi olarak "İstanbul 18. İcra Müdürlüğü" yerine "İstanbul Anadolu 18. İcra Müdürlüğü"ne hitaben yazıldığı, sayısının ve tarafların aynı olduğu, sadece icra müdürlüğünün adının farklı olduğu görüldüğünden, itirazın geçerli bir itiraz olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı şeklindeki yorumun hak kaybına neden olacağı-
B. öncesi resmi tatil yarım gün olduğundan bu tarihte icra müdürlüğüne itiraz edilmesi gerekirken süre geçtikten sonra yapılan itirazın geçersiz olduğu-
Yasal yedi günlük süreden sonra yapılan itirazın geçersiz olduğu ve kesinleşen takibe karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı-
İcra takibinin kesinleşmesinden sonraki devrede alacağın zamanaşımına uğradığına ilişkin şikayetin, her zaman icra mahkemesinde ileri sürülebileceği-
Alacaklının takibine dayanak yaptığı bonolar altındaki imzalar, borçlular tarafından icra dairesinde açıkça inkar edilmediğinden, anılan senetlerin, İİK. mad. 68 kapsamında borç ikrarını içeren belge niteliğinde olup, borçlular da İİK. mad.68/2 uyarınca itirazlarını varit gösterecek hiçbir belge ibraz edemediklerinden, "itirazın kaldırılmasına" karar verilmesi gerektiği-
Maddi hata sonucu (dilekçe içeriğinde, doğru takip dosyası numarası ve taraflarına ilişkin bilgilere yer verildiği de gözetildiğinde) dosya numarasının itiraz dilekçesinde yanlış yazılmasının hakkın zayii olmasına neden olmayacağı-
Aktif husumet ehliyetine ilişkin şikayetin mahkemece re'sen dikkate alınacağı ve bu konudaki şikayetin süreye tabi olmadığı- İtiraz edilmesi nedeniyle icra takibinin durmuş olmasının borçlunun şikayet hakkını ortadan kaldırmayacağı, alacaklılar tarafından itirazın iptali davası açılmış olmasının da mahkemece istemin esasının incelenmesine engel teşkil etmeyeceği-
Takip dosyasına yapılan itirazda imzanın bizzat icra müdürü huzurda atılmasının zorunlu olmadığı, itiraz dilekçesinin posta yoluyla da gönderilebileceği-