Davacı alacaklının kendi alacağı (takip dosyası) ile ilgili olarak aciz belgesi almadan, başka alacaklının (veya aynı alacaklının başka bir dosyasından) aldığı aciz belgesine dayanarak, iptâl davası açamayacağı–
Harç vermek suretiyle müdahil olan kişinin alacağının, tasarruftan sonra doğduğunun anlaşılması halinde, “müdahil yönünden de, davanın reddine” karar verilmesi gerekeceği–
Baba, oğul ve damat arasındaki tasarrufun "bağışlama" hükmünde olup, iptale tabi olduğu–
Davalı-borçlu tarafından yapıldığı anlaşılan “aciz belgesinin iptali1 konusundaki şikayetin sonucunun, iptal davasında “bekletici mesele” yapılması gerekeceği–
Elindeki “bono”ya dayanarak “alacaklı sıfatıyla” iptal davası açan alacaklının alacağının –kural olarak –bononun düzenlenme tarihinde doğmuş sayılacağı–
Borçlunun borçlanma tarihinden önceki tasarrufları hakkında iptal davası açılamayacağı-
6183 sayılı Kanun uyarınca, kamu alacağından dolayı açılan davalarının amacının, «borçlunun kötüniyetli tasarruflarının, kamu alacağının tahsiline yetecek miktardaki kısmının, kamu idaresi bakımından hükümsüz olacağına, kamu idaresini bağlamayacağına hükmetmek» olduğu-
6183 sayılı Kanundan kaynaklanan tasarrufun iptali davalarının amacının «Hazine alacağının tahsiline engel olmak için yapılan tasarrufların iptali ile bu tasarruflar nedeniyle üçüncü şahısların elde ettiği bedellerin kendilerinden tahsili» başka bir deyişle Hazine alacağının tahsilini önlemek için yapılan tasarrufların butlanına hükmettirmek, bu yolla yapılan işlemin iptali ile davacı idarenin dava konusu mal üzerinde cebri icra hakkını sağlamak» olduğu–