Satış bedelinin muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerektiği-
Mahkemece; İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca duruşma açılarak taraflar davet edilip beyanlarının alınmasının, gösterecekleri deliller toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
Mahkemece Yargıtay'ın ilgili dairesinin bozma ilamına uyulmasına karar verildiğine göre bozma konusu yapılan husus dışında asıl ve birleşen dosyada ileri sürülen ihalenin feshine yönelik diğer şikayet nedenlerinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Satış ilanının tebliğ yapıldığı adres, borçlu şirketin ticaret sicilde kayıtlı adresi olmadığından şirkete yapılan satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğu- Satış ilanının, ödeme emri ve kıymet takdiri raporu tebligatlarının yapıldığı adrese tebligat çıkarılmadan, doğrudan, borçlunun adres kayıt sistemindeki adresine (mernis) TK.'nun 21/2 uyarınca tebliğ edilmesinin ve ayrıca bu tebligatta “Mernis Adresi” şerhi ile ilgili meşruhatın da bulunmamasının satış ilanı tebligatını usulsüz hale getireceği- Taşınmaz satışlarında, satış ilanının borçluya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tarım arazilerinin çok küçük parçalara bölünerek ülke tarımının zarar görmesini engellemeye yönelik olan 5403 s. K.’nun emredici ve kamu düzenine ilişkin olan hükümlerine aykırılık bulunması halinde bu husus ilgililerce ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülebileceği gibi, mahkemece de re'sen nazara alınacağı; satışa hazırlık işlemleri sırasında, Tapu sicil müdürlüğünden gönderilen yazı cevabında, taşınmazın, 5403 s. K. mad. 8 kapsamında bölünemez büyüklükte tarım arazisi olup olmadığı hususunun tarım müdürlüğünden sorulması gerektiği bildirildiği halde, bu husus araştırılmadan satış yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğu- Not: 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 8. maddesinin 4. fıkrası 6537 sayılı Kanun'un 4. maddesi hükmü ile yürürlükten kaldırıldığından, bu tür taşınmazların hacizle satışına ve üzerinde rehin kurulmasına engel kalmamıştır.
Davalının fesih için, fesih ihbarının yapıldığı tarihte doğmuş olmak kaydıyla kanunen korunmaya değer bir sebep göstermesi ve tazminatla sorumlu olmaması için de bu sebebinde haklı olması gerektiği-
Satış isteyen ipotek alacaklısının ihale konusu taşınmazın ipotek bedeli altına satılmasına dair muvafakati satıştan önce vermediği diğer bir anlatımla; ikinci satış gününün temeli olan birinci satış gününden ve elektronik ortamda pey sürmeye başlanılmadan ipotek bedelinden aşağıya satılabileceğine dair bir izni bulunmadığı, dolayısıyla 2. arttırmanın yapıldığı gün olan 23.09.2013 tarihinde verilen muvafakatin, tanıkların da beyanı göz önüne alınarak, talep ve talibi azaltıcı nitelikte olduğunun ve bu davranışın fesat sebebi olarak kabulünün gerekeceği-
Satış bedelinin tüm icra masraflarını değil, paraya çevirme ve paylaştırma giderlerini geçmesi gerektiğinin hüküm altına alındığı görülmekle, satış talebinden ihale tarihine kadarki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinin hesaplamada dikkate alınmasının gerektiği, bu durumda, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki yediemin ücretinin, aracın paraya çevirme giderlerine dahil olduğu kabul edilerek, artırma bedelinin hesaplanmasında dikkate alınmasının zorunlu olduğu, öte yandan tellaliye harcı, satış talebi ile ihale tarihi arasındaki paraya çevirme ve paylaştırma giderlerinden olmadığından buna yönelik giderin hesaplamada dikkate alınmayacağı-
İhalenin feshine ilişkin şikayet, görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesine yapılırsa, mahkemece evrak üzerinde inceleme ile başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verileceği ve bu kararların kesin olduğu-
Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmesinin gerekeceği, borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olmasının veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu- Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre muhtara yapılmak istenen satış ilanı tebliğinin, tebliğ mazbatasında beyanı alınan komşunun kim olduğuna dair hiçbir bilginin bulunmaması dolayısıyla usulsüz olduğu, ihale tarihinden itibaren bir sene içinde icra mahkemesine yapılan ihalenin feshi başvurusunun süresinde olduğu-
Tebliğ adresi, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olsa dahi, tebliği çıkaran mercii, TK.nun 23/8. maddesi gereğince bu hususta bir kaydı evraka yazmadığı takdirde TK.nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılamayacağı- İİK'nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin ortaklığın giderilmesi davasına ve dolayısıyla ihaleye konu taşınmaz hissedarlarına tebliğ edilmesi gerekeceği, hissedarlara satış ilanının tebliğ edilmemiş olmasının veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olacağı- Muhammen bedelin üzerinde satılan taşınma ile ilgili olarak, zarar unsurunun bulunmaması nedeniyle esasa girilmeden reddine karar verilmesi ve para cezasına hükmedilmemesi gerektiği-