İcra takibine dayanak yapılan bononun arka yüzünde; “ 101 Adet ata lira karşılığı verilmiştir.(Yüzbin) Adet 24.08.2011. Y. M.. 21.12.2011 tarihinde verilecektir” sözcüklerine yer verilerek bu beyanın keşideci borçlu tarafından imzalanması senedin tahsilini şarta bağlamayacağı gibi, bu belgenin teminat için verildiğine dair bir irade beyanını da yansıtmayacağından senedin tahsil edilip edilmeyeceğinin yargılamayı gerektirmeyeceği, senette asıl borç ilişkisine ait açıklamalara yer verilmiş olmasının T.T.K.'nun 688. maddesi uyarınca, bono niteliğini etkilemeyeceği-
İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazların borca itiraz olduğu, davacı- borçluların takip tarihinden önce mirası redden dolayı borçlu olmadıklarını ileri sürmelerinin İİK. mad. 169'a dayalı borca itiraz niteliğinde olduğu ve bu itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde dilekçe ile icra mahkemesine bildirmesi gerektiği (İİK. mad. 168/5), bu hususun süresiz şikayet konusu yapılamayacağı, mirası reddeden mirasçıların süresinde itiraz etmediklerinden dolayı borcu ödemek zorunda kalması halinde halinde koşulları varsa menfi tespit davası açabilecekleri-
Dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğunun yazılı belge ile kanıtlanmasının gerekeceği-
Borçlu şirketin icra mahkemesine başvurusunun, çeki keşide eden kişinin temsile yetkisi olmadığından kendilerinin borçtan sorumlu olmadığına ilişkin olup, İİK. 169 kapsamında borca itiraz olduğu- Adi ortaklığın ortağı olan borçlu, icra mahkemesine başvurusunda takibe konu çekteki imzaya itiraz etmediğine, bir başka ifadeyle iş ortaklığı müdürüne ait olmadığını ileri sürmediğine göre, imzanın adı geçen yetkiliye ait olduğunun kabulünün gerekeceği-
Borçlu lehine kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulünün gerekeceği-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, takip dayanağı bono bedelinin 10.000 USD iken tahrifatla 110.000 USD yapıldığına ilişkin olup, borca itirazın 100.000 USD alacağa ilişkin olduğu ve icra mahkemesince borçlunun itirazı kabul gördüğüne ve reddedilen bir kısım da bulunmadığına göre borçlu aleyhine tazminata hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Tahrifat iddiası HMK'nun 266. maddesi gereğince çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektiren hususlardan bulunmakla, bu konu ile ilgili olarak bilirkişi raporu alınmasının zorunlu olduğu, zira; tahrifatın varlığının hakimlik mesleğinin gerektirdiği bilgi ile çözümlenmesinin mümkün olmadığı-
İhtiyati hacze itirazı inceleyen mahkemenin icra dairesinin yetkisi hakkında karar veremeyeceği, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte yetki itirazının doğrudan icra mahkemesine yapılması gerektiği (İİK. mad. 169)-
Şikayet hakkında duruşma açılması zorunlu olmadığından, HMK.'nun gider avansına ilişkin hükümlerinin şikayet hakkında uygulanmayacağı, borca itiraz yönünden ise; gider avansının nelerden ibaret olduğu net olarak belirtilerek ve hukuki sonuçları hatırlatılarak, tamamlanması için kesin süre verilmesi gerektiği-
Bilirkişi raporlarından birisinin heyetçe düzenlenmiş olmasının ona üstünlük sağlamayacağı, heyetten alınan rapora üstünlük tanınarak sonuca gidilemeyeceği-