Bonoda yapılan bilirkişi incelemesinde, 250.000 rakamından sonra YTL yazısı varken, YTL nin üç sıfır ilavesi ile 250.000.000 haline dönüştürülmüş olduğu, yapılan değişiklikle ilgili olarak senet keşidecisinin imza veya parafının bulunmadığının tespit edildiği- Takip dayanağı senedin tanzim tarihi itibariyle tahrifatsız hali dikkate alındığında, bedelin YTL olarak düzenlendiği ve YTL'nin o tarih itibariyle geçerli bir para birimini ifade etmediği- Tanzim tarihi itibariyle YTL geçerli bir para birimi olmadığından, alacaklı tarafından da tanzim tarihinden sonra senedin anlaşmaya uygun olarak doldurulduğu da iddia edilmediğine göre, senet miktarının tahrifattan önceki halinin 250.000 TL olduğunun kabulü gerektiği, bu miktarın, TL'nin tedavülde olduğu bugünkü paraya göre uyarlandığında (yani sağdan sola altı basamak kaydırma yapıldığında) 0,25 TL'ye (25 kuruş) denk geldiği-
Keşideci- borçlunun itirazı imzaya ve borca yönelik olup, bononun teminat senedi olarak düzenlendiğine ilişkin bir itirazı bulunmadığından, ayrıca alacaklı ile lehtar-ciranta arasındaki ilişki keşidecinin sorumluluğunu etkilemeyeceğinden, mahkemece borçlunun dilekçesinde yer alan itirazların incelenmesi gerekeceği-
Borçlu, borca itirazında açıkça itiraza konu dosyayı bildirmiş olduğundan bildirilen takip dosyası ve takip dosyasına dayanak olan bononun incelenmesi gerekeceği-
Tek imza ile imzalanan senet nedeniyle şirket sorumlu tutulamayacağından, mahkemece İİK.nun 169/a maddesi uyarınca bu senedin takibe konduğu icra dosyası yönünden borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu olgusunun borca itiraz niteliğinde olduğu ve İİK'nun 169. maddesi uyarınca borçlularca ileri sürülmesinin gerekeceği, borçlularca ileri sürülmeyen teminat olgusunun mahkemece re'sen dikkate alınamayacağı-
Dava dilekçesinde taraf olarak gösterilmemesine rağmen, hüküm yerinde borçlunun davalı taraf olarak gösterilip aleyhinde yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
6762 s. TTK.'nun 726. maddesini değiştiren 6273 s. Kanun'un 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde zamanaşımı süresinin altı ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise üç yıl olduğu- UYAP sistemi üzerinden tüm borçlular yönünden yapılan haciz talebinin zamanaşımını kestiği-
Takibe konu 250.000 USD'lik bonoda, keşide tarihinin 17.04.2012, vade tarihinin 17.06.2013 olarak belirtildiği, senet metninde vade tarihinin "on yedi haziran iki bin on üç" olarak yazıldığı, senette, yazı ve rakamla belirtilen vadenin yanında ödeme tarihi olarak tanzim tarihi olan 17.04.2012 tarihinin yazılmış olması keşide tarihinin tekrarı mahiyetinde olup bonoda iki ayrı vadenin varlığından söz edilemeyeceği-
Borçlu, itirazında hem yetkiye hem de borca itiraz ettiği halde istem kısmi olarak değerlendirilip, mahkemece yetkiye itiraz konusunda her hangi bir karar verilmemiş olmasının HMK'nun 297/2. maddesi hükmüne aykırı olup bozmayı gerektirdiği-
Senedin keşideci bölümünde şirket temsilcisinin elinden çıkmış iki imzanın bulunması halinde, imzalardan şirket kaşesi üzerine atılanın şirketi, açığa atılan diğer imzanın ise imza sahibinin şahsı adına atılmış olduğunun kabulü gerekeceği, senetteki borçtan sorumlu olmak için keşidecinin tek imzası yeterli olup, birden fazla imza atılmasına gerek bulunmadığı-