Ortaklığı idare yetkisi bulunan temsilcinin yapacağı işlemin, ortakları, üçüncü şahıslara karşı eşit olarak sorumlu kıldığı- Adi ortaklığı temsilen idareci şerikin (ortak-temsilcinin) imzaladığı bonolardan dolayı diğer ortakların da sorumlu olacağı- Temsil yetkisinin; zımnen icazet, temsil belgesi, adi ortaklık sözleşmesi veya ortaklık kararı ile verilebileceği-
Her zaman düzenlenmesi mümkün olan çek tevdi bordrosu, tek taraflı olup, borçlunun imzasını taşımadığından, alacaklının, "çekin ileri tarihli" düzenlendiği iddiasını kanıtlayamadığı ve ticaret sicil müdürlüğünün yazısına göre de keşide tarihi itibariyle borçlu şirket "çift imza" ile temsil edildiğinden, takip konusu çek yönünden "takibin durudurulmasına" karar verilmesi gerektiği-
Kambiyo senetlerindeki yetki sözleşmesinin tacir olan lehtar ve keşidecinin yanı sıra, tacir olmayan gerçek kişi avalisti de bağlayacağı-
Borçlu şirket tarafından açılan menfi tespit ve kötü niyet tazminatı davasında, davanın kabulü ile davacı borçlunun borçlu olmadığının tespitine ve icraya konu çekin bedelsiz kaldığının tespitine karar verildiği, bu davanın takipten sonra açıldığı ve bahsi geçen kararın, icra mahkemesinde yargılama devam ederken verildiği ve verilen söz konusu kararın, icra mahkemesi kararı tarihi itibariyle dahi kesinleşmediği, icra mahkemesince karar verilmeden önce, menfi tespit davasında verilen kararın, alacaklı banka lehine bozulduğu görüldüğünden, icra mahkemesine başvuru tarihi itibariyle verilmiş ve kesinleşmiş bir menfi tespit kararı olmadığından ve icra mahkemesinde yargılama devam ederken, menfi tespit davası sonucunda verilen ve daha sonra bozulan bir kararın esas alınamayacağından, takibin iptaline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Mahkemece, borçlunun isteminin süreden reddine karar verilmişse de, ödeme emrinin, borçluya 07.04.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, itirazlarını içeren dilekçesini, sürenin son gününün hafta sonu tatiline denk gelmesi nedeniyle, tatili takip eden ilk çalışma günü olan 13.04.2015 tarihinde sunduğu, böylece İİK'nun 168. maddesi gereğince yasal 5 günlük sürede itirazda bulunduğu görüldüğünden, mahkemece, işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Senet borçlusu ile alacaklısı arasında senedin teminat senedi olduğunu belirleyen protokolün ciro yoluyla hamil olan alacaklıyı bağlamayacağı- Takip dayanağı bononun metninde senedin teminat senedi olduğuna dair bir ibare bulunmadığından senedin teminat senedi olduğunun kabul edilemeyeceği-
Kefalette eşin rızasına ilişkin TBK. mad. 584' deki düzenlemenin aynı Kanunun 603. maddesi uyarınca "avalde" uygulanmayacağı-
Bononun teminat amaçlı verildiğinin kabul edilebilmesi için, neyin teminatı olarak verildiğinin ya bononun önündeki veya arkasındaki yazılar veya ayrı bir belge (İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen) ile teminat senedi olduğunun kanıtlanması gerekip takip dayanağı bonoda “teminattır” ibaresinin bulunmasının neyin teminatı olduğu açıklanmadığı sürece, başlı başına senedin teminat senedi niteliğinde olduğu kabul edilemeyeceği- Bonoda bulunan "teminattır" ibaresinin senedin mücerretlik vasfını değiştirmeyeceği-
Kambiyo senetlerine dair borca itiraz davasında, borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiğinin ancak resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanabileceği-
Takip dayanağı bonolarda ... Mahkemelerinin yetkisinin kararlaştırıldığı ve keşideci borçlu Ltd. Şti. ile alacaklı lehtar AŞ'nin tacir sıfatını haiz oldukları anlaşıldığından, borçlu şirketin yetki itirazının reddine karar verilmesi gerektiği-