Kıdem tazminatı alacağı yönünden ilamda temerrüt tarihinden itibaren faiz hesaplanacağı yönünde açıklık bulunmadığından hüküm fıkrası esas alınarak karar tarihinden itibaren faiz hesaplanmasının gerekeceği-
İİK.nun 16/2. maddesinde, bir hakkın yerine getirilmesinden kaynaklanan şikayetler süre ile sınırlandırılmamış olup; istem ilama aykırılığı içermekte ve ilama aykırılık şikayeti kamu düzenine ilişkin olduğundan İİK.nun 16/2. maddesi kapsamında değerlendirilip şikayet konusu asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden takibin iptaline karar verilmesi yerine şikayetin süreden reddinin isabetsiz olacağı-
?Mahkemece, itiraz ve şikayette bulunan kefil ve borçlunun birbirlerine karşı müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla ayrı ayrı sorumluluklarını belirten tarımsal kredi ikrazat sözleşmesi düzenlenip düzenlenmediğinin ve 5661 sayılı Yasa kapsamında tarif edilen şekilde düzenlenmiş bir kredi sözleşmesinin bulunup bulunmadığının araştırılmasının gerekeceği-
Murisin mirasçısı olarak borçlu sıfatıyla A.K hakkında takip yapılmasında ilama ve usule aykırı bir yönün bulunmadığı-
Şikayet hakkının, şikayet konusu işlemin iptal ettirilmesinde hukuken korunmaya değer bir menfaati olan alacaklı, borçlu ve 3. kişilere ait olduğu-
Taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi tapu kütüğüne şerh edilmiş olsa da, bu kişi adına tescil işlemi gerçekleşmedikçe mülkiyetin intikalinin sağlamayacağı- Sicile şerh verilen satış vaadi sözleşmesinin beş yıl süre ile üçüncü kişilere karşı ileri sürülebileceği- Haczin kaldırılması için, anılan süre içerisinde tescil davası açılması ve üçüncü kişi adına taşınmazın tescil işleminin tamamlanmasının zorunlu olduğu- Tapuya şerh edilmiş satış vaadi alacaklısı olan üçüncü kişinin şikayet hakkının süreye bağlı olmadığı-
Takip dosyasında vekil, alacaklının annesinin vermiş olduğu vekaletname uyarınca takibi başlatmış olduğundan, bu vekaletname uyarınca vekilin, küçük adına takip yapamayacağı, bunun için vekile kesin bir süre içinde vekaletnameyi getirmek üzere mehil verilmiş olması gerektiği- Mahkemece, duruşma açılıp alacaklı veya vekiline vekaletname sunması için kesin mehil verilmemiş ise de, alacaklı vekili, usulüne uygun vekaletnamesini, takip dosyasına ibraz ettiğinden, yani, alacaklının kendi adına başlatılmış olan takibe icazet vermiş olduğundan vekaletnamesiz vekilin yapmış olduğu bütün işlemler ve dolayısı ile başlatmış olduğu takibin geçerli hale geldiği-
Şikayetçilerin icra mahkemesine başvurusunun, kendilerine ait taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasına ilişkin olduğu, başvurunun bu haliyle taşınmaz haczine yönelik şikayet olup İİK.nun 16. maddesi uyarınca icra mahkemesince incelenip sonuçlandırılmasının gerekeceği-
Şikayet süresi, İİK. nun 16/l.maddesi uyarınca yedi gün olup; şikayet konusu işlemin öğrenildiği tarihten başlayacağı; şikayet konusu işlem şikayette bulunana tebliğ edilmiş ise sürenin tebliğ tarihinden başlayacağı; ancak tebliğ tarihinden daha önce öğrenmiş ise öğrenme tarihinden başlayacağı; şşikayetçinin bildirdiği öğrenme tarihi esas olup bu tarihin aksinin karşı tarafça ancak yazılı belge ile ispatlanabileceği; beyan edilen öğrenme tarihinin aksinin tanık beyanı ile ispat edilemeyeceği-
Hüküm içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu, ilamın infaz edilecek kısmının yorum yoluyla belirlenemeyeceği, hüküm fıkrasının hiçbir tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça yazılmasının zorunlu olduğu-