Borçlunun adına kayıtlı taşınmaz kaydına haciz konması üzerine, haline münasip meskeni olduğundan bahisle ilk haciz karanının İİK’nun 106-110 maddelerine göre düşmüş olmasına rağmen, alacaklı vekili tarafından haczin yenilenmesi ve yeniden haciz konması halinde, borçlu tarafından meskeniyet şikayetinde bulunabileceği-
Murisinden intikal edecek mirası reddetmiş olan borçlunun, haciz konulmuş olan taşınmaz hisseleri üzerinde hakkı olmadığından, “taşınmaz hisseleri üzerine konulan haczin kaldırılması” için şikayette bulunamayacağı, yapılan şikayetin “aktif husumet yokluğu” nedeniyle reddine karar verilmesi gerekeceği-
“Takip konusu ipoteğin “limit ipoteği” olması nedeniyle icra emri gönderilemeyeceği”ne dair şikayetin, 7 günlük süreye bağlı olduğu; ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplerde sadece “ipotek limitinin aşıldığına ve ipotek senedinde belirtilen vadeden önce takip yapıldığına” ilişkin şikayetlerin süresiz olarak yapılabileceği-
30/06/2010 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasanın 1.maddesi ile, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na eklenen geçici 6.maddenin son fıkrasına göre "6.madde uyarınca ödenecek olan tazminatın tahsili sebebiyle idarelerin mal hak ve alacaklarının haciz edilemeyeceği" düzenlemesi karşısında, 30/06/2010 tarihinden sonra kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata ilişkin ilamlara karşı idarenin haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceği-
Borçludan yapılan her tahsilattan öncelikle harcın mahsup edilerek bakiyesi için alacaklıya ödeme yapılabileceği – taşınmaz alacağına mahsuben alacaklı tarafından satın alındığında alıcı tarafından satış bedeli üzerinden tahsil harcı ödenmesinin gerekeceği-
İpotek limidinin aşıldığı hususundaki istemlerin kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu-
“Yazılı kira sözleşmesinin bir örneğinin (fotokopisinin) takip talebine eklenmediğine” ilişkin iddianın “şikayet” niteliğinde olup, 7 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması gerekeceği –İİK’nun 269/d maddesinde aynı Kanun’un 58 ve 61. maddelerine atıfta bulunulmamış olduğundan, “takip talebi ile birlikte icra müdürlüğüne sunulan kira sözleşmesi örneğinin ayrıca ödeme emri ekinde borçluya tebliğ edileceği” yönünde bir hüküm bulunmadığından, borçluya takip dayanağı sözleşme örneğinin ödeme emri ekinde tebliğ edilmemesinin yasaya aykırı bulunmadığı-
3194 sayılı Yasa’nın 42. maddesi gereğince verilmiş idari para cezası niteliğinde bulunan alacağın, 6183 sayılı Yasa hükümlerine göre tahsil edilebileceği düşünülerek, borçlu tarafından yapılan şikayetin herhangi bir süreye bağlı olmadığı-
Davacı-borçlunun şikayetinin esasının incelenmesi gerektiği-
Borçlunun birbirini takip eden tarihlerde tüm nafaka borçlarını kapsamasa da bir takım ödemeler yapmış olması ve yapılan bu ödemelerin “nafaka borcuna ilişkin olduğuna” dair bir açıklama olmasa da, ödenen miktar nispetinde borçlunun borcundan kurtulduğunun kabulü gerekeceği-