İlamda faize ilişkin bir hüküm bulunmadığından ilam tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin mümkün olduğu-
Şikayet hakkının, şikayet konusu işlemin iptal ettirilmesinde hukuken korunmaya değer bir menfaati olan alacaklı, borçlu ve 3. kişilere ait olduğu-
Alacaklının mahkemeye başvurusunun, İİK.nun 179/b maddesinin uygulanmasından kaynaklanmakta olup şikayetin kamu düzeniyle ilgili olduğu, Yasa’nın emredici hükmünden kaynaklandığından şikayetin süreye tabi olmadığı-
Boşanmanın eki niteliğinde olan yoksulluk ve iştirak nafakasının hüküm kesinleşmeden takibe konulamayacağı,tedbir nafakasının ise hüküm kesinleşmeden icra edilebileceği-
Gayrimenkulun aynına ilişkin olmayan (gayrimenkul üzerindeki kişisel "şahsi" haklara ilişkin olan) ilamların icraya konulabilmesi için bunların kesinleşmesine gerek bulunmadığı-
Takip bir belgeye dayanıyorsa, belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesinin gerekeceği, buna aykırı olarak yapılan işleme karşı şikayetin 7 günlük süreye tabi olduğu-
Takip borçlularının, tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini talep ettikleri, sadece borçlu şirket açısından değerlendirme yapılıp, diğer borçlu yönünden olumlu olumsuz karar verilmemesinin isabetsiz olduğu, tebligat yapılan adresin borçlu şirketin ticaret sicil adresi olup olmadığının ticaret sicilinden sorularak karar verilmesinin gerektiği-
İcra mahkemesine yapılan başvurunun, icra müdürünün haciz tarihi itibariyle işleminde usulsüzlük olup olmadığının tespitine yönelik olduğundan süresiz şikayete tabi olduğu-
Borçlunun; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile gerçekleştirilen takipte takip dayanağı bono suretlerinin ödeme emri ekinde taraflarına tebliğ edilmediğini ileri sürerek takibin iptali isteminde bulunabileceği-