Gayrimenkule ve buna ilişkin ayni haklara dair hükümlerin kesinleşmedikçe infaz edilemeyeceği-
Menfi tespit davası sonunda alınan ilamın esas hakkındaki hükmü kesinleşmeden vekalet ücreti ve icra inkar tazminatına ilişkin hüküm bölümü ayrıca infaz ve icra takibine konu edilemeyeceği-
Somut olayda, muhatabın çarşıya gittiğini beyan eden komşunun tebliğ tutanağında imzasının bulunmadığının görüldüğü, tebligatın bu hali ile usulsüz olduğunun kabulünün gerekeceği, bu durumda uyuşmazlığın İİK.nun 65. maddesinde yer alan gecikmiş itiraz kurallarına göre değil, 7201 sayılı kanunun 32. maddesine göre çözümlenmesinin gerekeceği-
Reeskont faizi esas alınarak faiz hesabının yapılmasında bir usulsüzlük bulunmasa da, takip dosyasında faiz miktarı alacaklı aleyhine 1609,64 TL eksik hesaplanmış olup, bu miktarın alacaklıya ödenmesi gerekeceğinden, şikayetin kabulüne karar verilmesinin gerekeceği-
Çocukla kişisel ilişki tesisi konusunda ilamların infazı sırasında, şahsi münasebet tesisine yönelik giderlerin genel takip giderleri dışında değerlendirileceği-
Şikayet hakkının, şikayet konusu işlemin iptal ettirilmesinde hukuken korunmaya değer bir menfaati olan alacaklı, borçlu ve 3. kişilere ait olduğu-
İlamda faize ilişkin bir hüküm bulunmadığından ilam tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin mümkün olduğu-
Alacaklının mahkemeye başvurusunun, İİK.nun 179/b maddesinin uygulanmasından kaynaklanmakta olup şikayetin kamu düzeniyle ilgili olduğu, Yasa’nın emredici hükmünden kaynaklandığından şikayetin süreye tabi olmadığı-
Boşanmanın eki niteliğinde olan yoksulluk ve iştirak nafakasının hüküm kesinleşmeden takibe konulamayacağı,tedbir nafakasının ise hüküm kesinleşmeden icra edilebileceği-
Gayrimenkulun aynına ilişkin olmayan (gayrimenkul üzerindeki kişisel "şahsi" haklara ilişkin olan) ilamların icraya konulabilmesi için bunların kesinleşmesine gerek bulunmadığı-