Mahkemece, alacaklı vekiline vekaletnamesinin İngilizce metninin ve apostilinin aslını veya onaylı suretini sunmak üzere süre verilmesinin, süre sonunda anılan belgeler ibraz edildiğinde vekil huzurunda yargılamaya devam edilmesi aksi taktirde alacaklı asile gerekli tebliğler yapılarak yargılamaya devam edilmesinin gerekeceği-
Sözleşmede aksine hüküm bulunmadıkça, ticari mümessiller ile bütün işletmeyi idare selahiyetini haiz olan ticari vekillerin, şirketi oluşturan ortaklar kurulu kararı ile tayin olunabilecekleri-
"Borçlu" ile "onunla işlemde bulunmuş (borçlunun taşınmazını ondan satın almış) üçüncü kişi" hakkında açılan tasarrufun iptali davasının kabulü sonucunda mahkemece verilen "....avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davalılardan müştereken ve mütelsesilen tahsiline ilişkin hükmün (ilamın) üçüncü kişi hakkında -taraf olmadığı- "asıl takip dosyası"ndan takibe konulmayıp, kendisi hakkında ayrı icra takibi yapılması gerekeceği-
Mahkemece, icra emrindeki miktarın mahkeme kararından farklı olamayacağı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiş olup, icra dosyası içerisindeki takip talebinde 7.670 TL asıl alacak ile 1.000 TL ücreti vekaletin ayrı ayrı ve ilama uygun olarak istenmesine rağmen, icra emrinde 8.670 TL asıl alacak olarak talep edildiği görülmekle ilama ve takip talebine aykırı olan icra emrinin iptali ile yetinilmesinin gerekeceği-
Borçlunun icraya itirazı, alacaklı vekiline tebliğ edilmediği için itirazın iptali davasını açmak için gereken 7 günlük hak düşürücü sürenin başlamamış olduğu-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda “takip alacaklısı tarafından sunulan belgeler İİK.nun 150/ı.maddesinde sayılan belgelerden değildir. Müvekkile icra emri tebliği yasaya aykırıdır” şeklinde beyanda bulunduğu, belirtilen ilam niteliği kazanmış bir belgeye, bir başka anlatımla ilama dayanılmadan ilamlı takip yapıldığı yönünde şikayet olup bu şikayetin HGK.nun 08.10.1997 tarih 1997/12-517 E., 1997/776 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere İİK.nun 16/2. maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesinden kaynaklandığı, bu nedenle süresiz şikayete konu edilebileceği gözönüne alınarak, şikayetin esasının incelenmesinin gerekeceği-
Şikayetçilerin icra müdürlüğünün 06.03.2012 tarihli dosya kapak hesabına karşı yaptıkları şikayetin incelenerek oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi yerine, taleplerinin sadece satışın durdurulmasına ilişkin olduğu kabul edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
İİK. nun. 16 maddesine göre takdir hakkının duruşma açma yönünde kullanıldığı davada,bozma ilamı ve bozma sonrası duruşma gününü bildiren davetiyenin şikayetten etkilenen takip borçlusuna usulüne uygun olarak tebliğ edilip, taraf teşkili sağlanması gerekeceği-
Mahkemece, ilama istinaden ilamlı takip yapılabileceği dikkate alınarak şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken ilamın menfi tespit ilamı olarak kabul edilip kesinleşmediği gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-