İdarelerin mal, hak ve alacaklarının haczedilemeyeceğine ilişkin şikayette; ilam tarihinin haciz yasağının getirildiği 11.06.2013 tarihinden önce olması halinde haciz konulabileceğinden şikayetin reddi, ilam tarihi 11.06.2013 tarihinden sonra olması halinde ise haciz yasağı mevcut olduğundan şikayetin kabulü gerekeceği, kamulaştırmasız el atmaya ilişkin takibe dayanak ilamın 2013 yılından önce olması sebebiyle borçlu idarenin haczi kabil mal varlığı üzerine haciz konulabileceği-
Kesinleşmeden takip konusu yapılamayacak olan ilamlar - Kesinleşmeden takip konusu yapılamayacak olan ilamların eklentilerinin (avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin) de takip konusu yapılabilmesi için, ilamın kesinleşmesi gerekeceği-
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesi uyarınca belediyenin kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemeyecekse de, İSKİ'nin su ve atık su bedelleri gelirleri vergi, resim ve harç hükmünde olmadığından, 5393 Sayılı Kanunun 15/son maddesi uyarınca kamu hizmetinde fiilen kullanılmadığı sürece haczine engel bir hüküm bulunmadığı- Borçlu idarece haczi kabil olmayan paralar ile haczi mümkün olan paraların bankada aynı hesapta toplanması ve birbirine karıştırılmasının haczedilmezlik hakkından feragat olarak kabul edilmesi gerekeceği-
Mahkemece “konut kredisi sözleşmesinin geçersizliğine, bağımsız bölümün davacıya satışına ilişkin taşınmaz alım satımına dair ön protokolünde kredi sözleşmesinin geçersiz olması nedeniyle geçersizliğine, bağımsız bölümün tapusunun iptali ile tapunun davalı adına kayıt ve tesciline” karar verilmiş olması halinde “tapu iptali ve tescil kararı” kredi sözleşmesi ile taşınmaz satışına ilişkin ön protokolün geçersizliğinin doğal sonucu olduğundan, taşınmazın aynı tartışma konusu olmadığından, taraflar arasında taşınmazın aynı ile ilgili herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığından, bu ilamın icraya konulabilmesi için kesinleşmiş olmasına gerek bulunmadığı-
Takip dayanağı ilamın menfi tespit davasına ilişkin olup, Yargıtay Onama ilamına karşı karar düzeltme yoluna başvurduklarından kesinleşmediği bu nedenle menfi tespit ilamlarının kesinleşmeden takibe konulamayacağı-
Somut olayda icra mahkemesine borcun ödendiği gerekçesiyle hapis hakkının kaldırılması istemiyle yapılan başvuru, ödeme iddiasına dayalı olup borcun ödenip ödenmediği hususu itirazın kaldırılması yargılaması sonunda belirleneceğinden bu aşamada şikayetin reddine karar verilmesi gerektiği-
Takip alacaklısı şirketin, Federal Almanya Büyükelçiliği aleyhine ilamlı takip başlattığı, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 45. maddesi uyarınca Türkiye'de kendilerine tebligat yapılamayacak olan elçi, elçilik katibi gibi kişilerin Dışişleri Bakanlığı tarafından belirleneceği, diplomatik temsilciye doğrudan tebligat yapılamayacağı-
TTK.'nun 1379. maddesi “Gemi üzerinde kanuni bir rehin hakkına sahip olan alacaklılar, haciz yolu ile veya kambiyo senetleri hakkındaki özel usullere göre takip yapabilirler; bu takdirde kanuni rehin hakkından feragat etmiş olurlar.” düzenlemesini içerdiği- Buna göre, daha önceki 36 aylık gemi adamı alacağı talebiyle yapılan genel haciz yoluyla takibe konu edilen alacaklar için artık rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılamaz isede önceki takipte istenilmeyen son üç aylık gemi adamı alacağı için menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmasını engelleyen yasa hükmü bulunmadığından bu kısım dışındakiler için takibin iptaliyle yetinilerek ilk defa takip konusu yapılan 3 aylık kısım için ise istemin reddine karar verilmesi gerektiği-