Davalı Şirket büz imalatı yaparken oluşan tozlanma nedeni ile davacıya ait narenciye ağaçlarına zarar vermiştir, davacı meydana gelen ürün kaybı zararı ve masrafları dava konusu yapmış olduğundan dava haksız fiil esasına dayanmakta olup mahkemece yasal faize karar verilmesi gerekirken reeskont faizine hükmedilemeyeceği-
Davacı "davalılar arasındaki muvazaalı devrin iptâli ile taşınmazın davalı adına tescilini" talep etmiş, daha sonra ıslah dilekçesi ile "davasını muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptâli davası"na dönüştürmüş olup, tasarrufun iptâli istemine ilişkin davalarda, "davacı alacağının, iptâl konusu tasarruftan önce doğmuş olması" dava ön koşulu olduğundan ve davacının alacağı dayanağı çekin keşide tarihi tasarruftan sonra olduğundan ve davacı tarafından borcun keşide tarihinden önce doğduğu iddia ve ispat da edilememiş olduğundan, davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Davacının talep sonucunu azaltma ve daraltmasının davayı değiştirme sayılmayacağı- Davacının talep sonucunu azaltması için kural olarak davalının muvafakatine ihtiyaç olmadığı gibi ıslah yoluna başvurmasına da gerek olmadığı, talep sonucunu kısmi feragat yolu ile daraltabileceği- Talep sonucunun azaltılan kısmı yönünden davanın feragat nedeniyle reddine ve reddedilen kısım üzerinden davalı taraf yararına vekalet ücretine karar verilmesi ayrıca yargılama giderlerinin kabul-ret oranına göre taraflar arasında paylaştırılması gerektiği-
İİK. 277 vd. göre açılan "tasarrufun iptali davası"nın, ıslah yolu ile BK. 18'e (şimdi; TBK. mad. 19) dayalı "tapu iptali ve tescil davası"na dönüştürülebileceği ve bu durumda, davanın "taşınmazın aynına ilişkin bir dava" haline gelmiş olacağı ve HUMK'un 13. (şimdi; HMK.'nun 12.) maddesi gereğince, taşınmazın bulunduğu yerdeki mahkemenin yetkili olacağı–
Davacının, saklı tuttuğu fazlaya ilişkin haklarından dolayı ıslah dilekçesi vererek istemiş olduğu tazminat miktarına, ıslah edilen miktar yönünden davalının itiraz ve def’i-lerini ileri sürebileceği–
Davanın taraflarının ıslah yolu ile değiştirilemeyeceği yolundaki görüş doğru ise de; yanlış yazılan davalı isminin dava dilekçesi içeriğine göre düzeltilmesinin, hasım değiştirme olarak kabul edilemeyeceği-