6100 sayılı HMK'nun 26. (1086 sayılı HUMK'nun 74.) maddesine göre; hakim tarafların talep sonuçları ile bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği, duruma göre talep sonucundan daha azına karar verebileceği-
19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasa'nın 16. maddesi ile 3402 sayılı Kadastro Kanununa eklenen 36/A maddesi uyarınca, kadastro işlemiyle oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet ve diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına vekalet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunamayacağı-
6100 sayılı HMK'nun 106. maddesinin 2. fıkrasına göre, “tespit davası açanın, kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında, bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunmalıdır.”, bu nedenle taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat yönünden derdest ortaklığın giderilmesi davası ya da kamulaştırma işlemi bulunmadığı takdirde bu davanın görülemeyeceği-
Dava konusu tapu kaydına göre 620/1680 paylı olarak davacı ile yine 620/1680 pay ile davalı ve 620/1680 pay ile diğer davalı adlarına kayıtlı olup, davacının paylı mülkiyete tabi olan taşınmaz üzerinde bulunan binanın (muhdesatın) kendisi veya babası tarafından yaptırıldığının tespitini istemesinde hukuki yararı olduğu-
Dava, 3194 ada 7 sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat niteliğindeki 2 katlı evin aidiyetinin tespiti isteğine ilişkin olup, taşınmaz üzerinde bulunan dava konusu muhdesatın aidiyetinin tespiti hususunda taraf delilleri doğrultusunda gerekli inceleme ve araştırma yapılarak, dosya içerisinde mevcut diğer tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacının isteği, TMK.nun 683. maddesi çerçevesinde hakka dayalı olarak açılan ve bu madde uyarınca çözümlenmesi gereken müdahalenin önlenmesi ve kal isteğine ilişkin olup hak düşürücü süreye tabi olmadığı- Öte yandan davacının iddiasına esas teşkil eden mirasçılar arasında düzenlenmiş bulunan taksim sözleşmesi, 4721 sayılı TKM'nun 676. maddesine uygun ve geçerli bir sözleşme olup, mahkemece, mahallinde keşif yapılıp uygulanan taksim sözleşmesine değer verilerek, söz konusu parselin kadastral sınırı içinde olup sözleşme kapsamında kalan ve davalılar tarafından kümes ve ev yapılmak suretiyle işgal edilen kısım yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekeceği-
Yargıtay bozma ilamına uyulmakla taraf yararına usuli kazanılmış hak doğacağı ve bozmada belirtilen esaslar çerçevesinde mahkemece hüküm verileceği- Bozma ilamı doğrultusunda muhdesatın aidiyetinin tespiti reddedildiğinden kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmiş ve muhdesatın davacı tarafından yerine getirildiği kabul edilmiş olmasına rağmen kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olduğundan, mahkemece davanın kısmen kabulü ile kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine nispi vekalet ücreti ve davalı lehine maktu vekalet ücretine karar verilmesi gerekeceği-
TMK'nun 698/3 maddesi hükmü çerçevesinde, 4706 sayılı yasa gereğince başlatılan satış işlemleri sonuçlanmadan ortaklığın giderilmesinin talep edilemeyeceği-
Muhdesat aidiyetinin tespiti davasında, davacılar tarafından meydana getirildiklerinin tesbiti istenen binalar da dahil olmak üzere muhdesatların bulundukları parsellerde uyuşmazlık konusu davalılara ait paylar gözetilerek kabul kararı verilen muhdesatların 30.12.2011 dava tarihi itibarıyla belirlenecek değerleri üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekeceği-