Davalının Asliye Ceza Mahkemesi 'ndeki dosyada alacağı olduğunu beyan ettiği miktar yönünden borcun kabul edildiği; geri kalan kısım için ise mahkeme dışı ikrar bulunması sebebiyle menfi tespit davasının kabulü ile davalının kötü niyet tazminatı ödemesi gerektiği-
Tüketici tarafından açılan davalarda tüketicinin kendi ikametgah mahkemelerinde de dava açabileceği-
Davalının nakden düzenlenen senedin davacıya verilen kredi borcunun ödemesi amacıyla alındığını, yanlar arasında genel kredi sözleşmesi bulunduğunu savunduğu, mahkemece yapılan incelemede bilirkişi takip tarihi itibariyle davacının bankaya ............ TL borçlu olduğunun belirlendiği, senedin genel kredi sözleşmesi uyarınca ödeme amacıyla alındığının anlaşıldığı, mahkemece senedin bedelsiz olarak kabul edilmesinin doğru olmadığı-
Menfi tespit davası-
İcra takibine konu olan senedin bedelsizliği iddiası ile açılan menfi tespit davasında, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca icra takibine konu olan 80.000 TL bedelli senedin teminat amacıyla verildiği, sözleşmede, "bu maddelerin birkaçı ya da birinin ihlali durumunda karşı taraf yukarıda belirtilen 80.000 YTL'lik senetten istediği miktarını tahsil etme yetkisine sahiptir. " şeklinde hüküm bulunduğu anlaşıldığından, mahkemece sözleşme hükümleri değerlendirilip senedin bedelsizliği konusundaki iddia yönünden taraflara ispat imkanı tanınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Menfi tespit davası bozma ilamına uyularak-
Dava konusu bononun vade tarihi 07.01.2015 olup davacı tarafından yapılan ödemenin 12.01.2015 tarihli olduğu, davalı ödemenin bir başka alacağa ilişkin olduğunu savunmuş olup ispat külfetinin davalıya geçtiği, bu durumda ödemenin bir başka alacağa ilişkin olduğunu davalının kanıtlamak zorunda olduğu-
Davacı borçlunun, davada ve temlikten önce düzenlenen protokol örneğini ve ödeme makbuzlarını dosyaya sunduğu, bu belgelerin sıhhatine karşı davalılar tarafından bir itiraz ileri sürülmediği ve buna göre on altı adet icra takibine konu borçların ödenerek borcun tasfiye edildiği, ancak temlik ile takiplere devam olunduğu, yargılama sırasında takiplerden feragat edildiği ve davanın konusuz kaldığı, davanın açıldığı tarih itibariyle davacıların davalarında haklı bulunduğundan, davalı tarafın yargılama giderlerinden sorumlu tutulması ve konusu kalmayan davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığı-
2012/2871 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın bazı hükümlerinin iptali için Danıştay ... Dairesi'nin ........ E. sayılı dosyasında açılan davanın reddine karar verildiğinin, ancak verilen ret kararının kesinleşmediğinin dosya kapsamından anlaşıldığı, yanlar arasındaki dava sonucunu etkileyeceğinden Bakanlar Kurulu kararının iptali istemiyle açılan dava sonucundaki verilen kararın kesinleşmesi beklenilip, ayrıca 2012/2871 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı'nın 10. Maddesi hükmü tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-