Menfi tespit davasına konu miktar bono davacı birleşen davalı defterlerinde borç ödemesi olarak kaydedilmiş olup menfi tespit davası kabul edildiğine göre, bu miktar bedelin de davacı alacağına eklenmesi gerekeceği-
Menfi tespit davasında, davalı isticvap beyanında dava konusu senetlerin "peyder pey verilen borç para karşılığı" düzenlendiğini belirtmiş olduğuna göre “malen” kaydını taşıyan senetlerin ihdas nedeninin talil edilmiş olduğu ve bu durumda ispat külfetinin davalıda olduğu-
Davaya konu bono lehdarı olan davalılardan H.T.'ın 11.05.2009 tarihinde Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2008/61339 soruşturma sayılı dosyasında verdiği ifadesinde kullandığı “....senet aramızdaki meyve sebze ticaretinden dolayı tarafıma verilmiş olan bir senettir....” ibaresinin tek başına bu bononun mal satımı nedeniyle verildiği anlamına gelmeyeceği-
Alacağın varlığını ispatlayamayan davalının kötüniyetli kabul edilemeyeceği, İİK 72/5. maddesi kapsamındaki kötüniyet tazminatına hükmedilebilmesi için gerekli olan şartların oluşmadığı gözetilmeksizin yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde davalı aleyhine tazminata hükmedilmesinde isabet olmadığı-
Davanın icra takibine konu bonodan dolayı borçlu bulunulmadığının tespitine ve istirdata ilişkin olduğu, kambiyo senetleri sebepten mücerret olup, davacının bononun teminat senedi olduğunu ve bedelsiz olduğunu yazılı delille ispat etmesi gerekeceği, tanık dinleme konusunda davalının muvafakatının bulunmadığı anlaşılmakla davanın tanıkla ispatının mümkün olmadığı, mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Davacı ile davalı arasında 2010 yılından bu yana devam edegelen Sistem Kullanım Anlaşması akdedilmiş olduğu, davacının 2013/Ekim ayı içerisinde, 07.06.2012 tarihli en son yapılan sözleşmenin 9. maddesindeki ihlali gerçekleştirdiği, bu ihlal için ceza faturası kesildiği, önceki dönem sözleşmelerde uyarı şartının bulunmasına rağmen 07.06.2012 tarihli son sözleşmede uyarı şartının bulunmadığı, ihlalin saptanması halinde ceza kesileceğinin kararlaştırıldığı şeklinde bir düzenlemenin olduğu, ihlalin gerçekleştiği tarihin en son tarihli sözleşmeden sonra gerçekleştiği, davalı idarenin, davalı şirkete uyguladığı ceza yaptırımının sözleşmeye uygun olduğu anlaşıldığından, davanın reddi gerekeceği-
TBK.'nun 74.maddesi uyarınca ceza davası sonucunda verilecek mahkumiyet kararı ve maddi olgu tespiti kararı hukuk hakimini bağlayıcı nitelikte olduğundan dolayı, davalı hakkında açılmış ve henüz kesinleşmemiş olan ..... Asliye Ceza Mahkemesi’nin ....... Es. Sayılı dosyasının kesinleşme sonucunun beklenilmesi gerekeceği-
Temlik sonrası borçlu ile düzenlenen protokol hükmüne göre, borçlular bu protokoldeki borç taahhüt ve edimlerini yerine getirmeyip temerrüde düştüğü takdirde temlik alanın takibe geçmeye, davalar açmaya veya mevcut takip ve davalara devam etmeye yetkili olacağı- İcra takip dosyaları nedeniyle menfi tespit istemine ilişkin olup, davacıların talebi ayrıntılı olarak açıklattırılmak ve taraflar arasındaki protokol hükümleri de değerlendirilmek suretiyle ve davacıların icra dosyaları nedeniyle ne miktarda borçları kaldığının icra takip tarihi ve dava tarihi itibariyle ayrı ayrı hesaplanması gerektiği-
İcra takibine konu yapılan senedin ihdas nedeninin belirtilmemiş olup davalı alacaklı lehtarın "senedin davacıya satışı yapılan mal bedeli olarak alındığını" bildirmesi halinde, davalı alacaklı, senedin ihdas nedenini "malen" olarak belirttiğinden, aksini iddia eden davacı borçlunun iddiasını, senedin bedelsiz olduğunu yazılı belge ile kanıtlaması gerekeceği- İcra takibinde alacaklı sıfatının bulunmayan davalı yönünden ise pasif dava ehliyetinin dikkate alınması gerektiği-
Bakırköy 24. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/157 E. sayılı dosyasında mahkemece dava konusu çeklerle ilgili olarak resmi belgede sahtecilik, güveni kötüye kullanma suçlarından kamu davası açıldığı, 26.01.2016 tarihinde sanığın beraatine karar verilmiş ise de söz konusu kararın kesinleşmediğinin anlaşıldığı, 6098 sayılı TBK'nın 74. maddesi uyarınca ceza mahkemesinin kararı mahkeme dava dosyasının sonucunu doğrudan etkileyeceği anlaşılmakla mahkemece Bakırköy 14. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/157 E. 2016/22 K. sayılı ilamının kesinleşmesi beklenerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-