Haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin davada, mahkemenin verdiği kararın, temyiz isteminde bulunmayan davalı şirketler yönünden kesinleştiği- Bozma sonrasında mahkemece, sadece davalı Belediye Başkanlığı yönünden hüküm kurulması gerekirken tüm davalılar bakımından karar verilmesinin isabetsiz olduğu- 
Avukat olan davacının, kayıtlı olduğu baro disiplin kurulu üyesi olan davalılar tarafından usulsüz soruşturma ve disiplin cezası verildiği iddiasıyla, davalıların görevini yaparken kusurlu ve haksız eylemleri nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığını belirterek uğradığı manevi zararın ödetilmesini istediği davada, husumetin kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olan baroda görev yapan, idari görevliye yöneltilemeyeceği-
4. HD. 06.02.2014 T. E: 2022/6732, K: 1127
Organize Sanayi Bölgesinin sınırları içerisinde reklam konulması hususunda gerekli izin verme yetkisinin davalı bölge yönetimine ait olduğu- (4562 s. K. mad. 12-k; 5216 s. K. mad. 7)- 
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince bu tür istemlerin tam yargı davası olarak idari yargı yerinde açılacak davada ileri sürülmesi gerekeceği- Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturacağı, sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup davanın o kurum aleyhine açılması gerekeceği-
Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturacağı- Sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup dava o kurum aleyhine açılması gerekeceği (T.C. Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.)-
Görevin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi hizmet kusuru niteliğinde olup, idarenin hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı; İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince İdare’ye karşı idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekeceği-
Başbakan ve siyasi parti lideri olan davacının bulunduğu mevki ve yüklendiği mesuliyetlerin eleştirilere açık, hoşgörülü ve tahammüllü olmasını gerektireceği, siyasi tartışmaya ilişkin dava konusu basın açıklamasının sert eleştiri niteliğinde ve kişilik haklarının ihlali kastıyla söylenmediği gerekçesi ile açılan manevi tazminat davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken veya görevlerini yaparken kişilere zarar vermesi ilgili kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturacağından, sorumlu, kamu görevlisinin emrinde çalışmakta olduğu kamu kurumu olup davanın o kurum aleyhine açılması gerektiği(T.C. Anayasası 40/III, 129/V, 657 Sy. K.13, HGK 2011/4-592 E., 2012/25 K.)-
Sağlık ocağında hemşire olan davalının, görevi kapsamında davacıya iğne yaparken, kusurlu eylemi sonucu davacının ayağına zarar verdiği olayda, davalıya husumetin yöneltilemeyeceği-