Şikayetçi banka lehine tesis edilen ipoteğin 150.000,00 TL bedelli üst sınır ipoteği olduğu, ipotekte azami miktar belirlenmiş olduğundan, üst sınırı aşan takip giderleri, sözleşme faizleri ve asıl alacağa ilave diğer giderlerin ipoteğin paraya çevrilmesi için başlatılan takipte talep edilemeyeceği, bu husus göz önünde bulundurularak düzenlenen sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Sıra cetveline şikayet- 17 Temmuz 2013 tarihli vekalet ile Y. Ka.'nın vekil tayin edildiği anlaşıldığından, borçlu şirketin temsilcisi Y. K.'ya yapılan tebligatın TK'nun 12. madde hükümlerine göre geçerli olduğu, sıra cetvelinde yer alan şikayet olunanın takip dosyaları nedeniyle, sıra cetveline usulsüz tebligat nedeniyle itiraz edilmiş olup, borçlu tarafından usulsüzlük nedeniyle şikayet veya itirazda bulunulmadığından, sıra cetvelinin düzenlenmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verildiği-
Davalılara ait icra takiplerinin ve dayanağı senetlerin davacının takibinden evvel olduğu, yine davalıların haciz tarihlerinin de davacının haczinden önce olduğu, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesince, İİK’nın 100., 143. ve 168. maddeleri hükümleri uyarınca, ihtiyati tedbirin sıra cetveli düzenlenirken dikkate alınamayacağı, bedeli paylaşıma konu taşınmazın tapu kayıtlarına konulan hacizlerin tarihleri ve 6183 sayılı Yasa’nın 21. maddesi esas alınarak düzenlenen şikayete konu sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-
Sıra cetveline itiraz davalarında alacağın maddi hukuk yönünden gerçek olduğunun ispat yükünün davalı tarafta olduğu, mahkemece ispat yükünü her bir davalının, davalı tarafında olduğu gözetilerek HMK‘nın ispat kuralları çerçevesinde her bir alacaklının alacağının muvazaalı olup olmadığının değilse miktarının denetime elverişli şekilde bilirkişiye tespit ettirildikten sonra her bir davacı açısından “ davalının alacağının sıra cetveline kabul edilen oranda çıkarılmasına bu payın yargılama giderleri de dahil olmak üzere davacıya ödenmesine arta kalan miktarın davalıya bırakılmasına” şeklinde hüküm kurulması gerekeceği-
Mahkemece sıra cetvelinin iptaline karar verilmiş ise de, sıra cetveline itiraz davalarında davanın kabul edilmesi hâlinde sıra cetvelinin iptaline karar verilmeyip, alacağının esasına itiraz edilen kişiye sıra cetvelinde ayrılan payın alacağına yetecek miktarda davacıya özgülenmesine karar verileceğinden, mahkemece sıra cetvelinde davalıya ayrılan paydan davalının alacaklı olduğu 316,31 TL dışındaki kısmın itiraz eden davacıya özgülenmesi bakiye kalan kısım olur ise, davalı idareye bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Ticari işletme rehninde sabit derece ilkesi olmadığına göre, BK.'nın 83.(TBK.'nun 99.) maddesi dikkate alındığında yabancı para üzerinde ticari işletme rehninin kurulmasının mümkün olduğu, Ticari İşletme Rehni Kanunu'nun 20. maddesinde de taşınmaz rehinlerine yapılan atıf dolayısıyla yabancı para ile taşınmaz rehnine ilişkin TMK.'nun 851. maddesinin ticari işletme rehninde de geçerli olabileceği, buna göre davalı banka ve dava dışı müflis şirket arasında geçerli bir ticari işletme rehinin kurulduğu, 09.10.2012 iflas tarihi itibari ile bankanın dava dışı müflis şirketten toplam alacağının 12.727.414,56 TL olduğu, bankanın davaya konu sıra cetveline esas 12.705.789,19 TL alacak kaydı talebinde bulunduğu dikkate alındığında, fazla alacak kaydı yaptırılmadığı ve kaydedilen alacağın sıra cetveline rüçhanlı olarak girmesi gerektiği, iflastan sonra yapılan 283.828,95 TL muhafaza masrafları, masa masrafı olup sıra cetveline dahi girmeden İİK.'nun 138. madde hükmü uyarınca öncelikle rüçhanlı olarak masrafı yapan tarafa ödenmesi gerektiği-
Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davası-