Davacıya, boşanma kararının verildiği tarihten sonra, 506 sayılı Kanun hükümleri uyarınca ölen babasından yetim aylığı bağlandığı, Kurum yoklama memurlarının davacıya ait adreste yaptıkları tespit üzerine düzenledikleri rapor doğrultusunda, davacının boşandığı eşi ile birlikte yaşadığı gerekçesiyle bağlanan ölüm aylığının kesildiği, uyuşmazlık konusu yetim aylığının iptali işlemi 5510 sayılı Kanunun yürürlük tarihinden sonra gerçekleşmiş olduğundan anılan Kanunun Geçici 1.maddesinin uygulanamayacağı-
Davalı-davacıda evlenmeden önce mevcut olan epilepsi hastalığının, davacı ve altsoyu için ağır bir tehlike arz edip etmediği bilirkişi raporu ile belirlendikten sonra hüküm kurulması gerekeceği-
Dava dilekçesinde, gabin ve muzayaka hali hukuki sebebine dayanıldığı ve açıklamaların da bu hukuki nedenlere dayanılarak yapıldığının anlaşılmasına rağmen, mahkemece davanın muvazaa nedeni ile tasarrufun iptali olarak kabul edilip buna göre değerlendirme yapılmasının doğru olmadığı-
Maaş haczine ilişkin, maaş haczini uygulayan borçlunun maaş aldığı makamın (örneğin; ...Milli Eğitim Müdürlüğü'nün) yaptığı işlemlerin "sıra cetveli" yerine geçip geçmeyeceği, dolayısı ile bu işleme karşı "sıra cetveline itiraz davası" açılabilip açılamayacağı-
6098 s. TBK. mad. 117 gereğince, haksız fiillerde fiilin işlendiği tarihi itibariyle borçlunun temerrüde düşmüş olacağı, iş kazası nedeni ile tazminat isteminde bulunan davacının amacı para alacağı olan bu tazminatını güvence altına almak olduğundan ihtiyati tedbir yoluna değil ihtiyati haciz yoluna başvurabileceği, davacı vekilinin 'ihtiyati haciz' yerine 'ihtiyati tedbir' talep etmesi halinde de, davacının amacının para alacağını teminat altına almak olması karşısında, HMK. mad. 33 gereğince talep hakkında ihtiyati haciz hükümlerinin uygulanması ve bu hükümler çerçevesinde talebin değerlendirilmesi gerektiği-
Davalı, davacının verdiği tohumları kendi seralarında ekip, dikilme aşamasına kadar fide haline getirip, fideleri teslim etmeyi, bir bedel karşılığında üstlenmiş olup bu sözleşmenin "satım" sözleşmesi değil, "eser" sözleşmesi niteliğinde olduğu- Eser sözleşmesinde 818 s. BK. mad. 126/b.4 uyarınca beş yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerekeceği- Teslim ile ayıbın tespit edilip alacağın muaccel olduğu günden, ıslah tarihine kadar beş (5) yıllık zamanaşımı süresi geçmediğinden, ayıplı mal teslimi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davanın zamanaşımı süresinde açılmış olduğu-
Birden fazla alacaklı bulunması ve mahcuzların satışı ile elde edilen paranın alacakların tamamını karşılamaması nedeniyle, İİK.nun 140.maddesi gereğince ilk haczi koyan icra müdürlüğünce sıra cetveli yapılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Hukuki açıdan belirsiz olan taleplerin, bu talepleri isteyene açıklattırılması gerektiği-
Ticaret mahkemesince verilen ihtiyati haciz kararında alacaklının isminin düzeltilmesi nedeniyle ödeme emrinde takip alacaklısı isminin değiştirilerek takibe devam edilmesinin mümkün olmadığı; HMK. mad. 124/1 uyarınca geçerli bir taraf değişikliği olmadan alacaklı düzeltilerek borçlulara karşı takip yapılamayacağı-
İ.lı işleme dayalı olan dinlenilirliği kabul edilen iddiaların ispatının, şekle bağlı olmayan yazılı delil olduğu, inanç sözleşmesi olarak adlandırılan bu belgenin sözleşmeye taraf olanların imzasını içermesinin gerekli olduğu-