Çek tazminatının -çekteki miktar üzerinden değil- takip konusu asıl alacak üzerinden hesaplanması gerekeceği—
Tanzim yeri (kent, ilçe, bucak, köy olarak "idari birim" şeklinde) gösterilmeyen bonoların kambiyo niteliğini yitireceğinden, borçlunun şikayetinin kabul edilerek, yapılmış olan takibin İİK. 170/a uyarınca iptali gerekeceği-
Bir senedin bono sayılabilmesi için TTK 688/2 maddesi gereğince kayıtsız şartsız bir bedeli ödeme vaadini ihtiva etmesi gerektiğinden, ödenecek para miktarının hesap olunacak şekilde ifade edilemeyeceği, bononun bedel kısmında “1095 adet Türkiye İş Bankası Fon 806” şeklindeki ifadenin "muayyen bir bedel" olarak kabul edilemeyeceği-
Takip konusu bonoda “27,500-TL” yazı ile “yirmiyedibeşyüz” yazılmış olması halinde; bononun 27,50 krş için düzenlenmesi hayatın olağan akışına aykırı olacağından, rakamla yazılı olan 27,500-TL için takibe geçilmesinde bir usulsüzlük bulunmadığı-
Faiz oranı hesaplamalarında bir yıl 365 gün olarak nazara alınıp hesaplama yapılması gerekeceği-
Çekin asli unsurlarından olan "keşide tarihi"nin gerçek keşide tarihinden sonraki bir tarih olarak da yazılabileceği, bu takdirde ibraz süresinin uzatıldığının kabul edileceği, çekin "ileri tarihli düzenlendiği"nin ancak tarafların müşterek imzasını taşıyan bir belge ile kanıtlanması halinde kabul edilebileceği-
Çekte, rehin cirosunun geçerli olamayacağı-
Kambiyo senetlerinde "müteselsil borçluluk" esası geçerli olup, senette imzası bulunan herkesin hamile karşı müteselsilen sorumlu olacağı- Hamilin müracaat borçlularının borçlanmalarındaki sıraya bakmaksızın her birine veya bunlardan bazılarına yahut hepsine birden müracaat edebileceği- Hamilin dosya alacağını son cirantaya temlik etmesinin, çekteki diğer borçluları "müteselsil sorumluluk" esası gereği borçtan kurtarmayacağı ve bu borçlular yönünden alacaklılık ve borçluluk sıfatının birleştiğinden söz edilemeyeceği-