Takip dayanağı bononun taraflar arasındaki ilişkinin teminatı olarak düzenlendiğinin saptanması halinde, senedin (alacağın) tahsil edilip edilmeyeceği yargılama gerektireceğinden, senedin «kayıtsız şartsız muayyen bir bedeli ödeme vaadi içeren bono» olmaktan çıkacağı ve kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe konu yapılamayacağı—
İki lehtarı bulunan senet bedelinin tamamının, lehtardan birisi tarafından icraya konulamayacağı, lehtarın ancak payı (yarısı) oranında senedi icraya koyabileceği—
«Keşide yeri»ni belirtmek amacıyla yapılmış olan ancak belirgin olmadığı ve tereddüde neden olacağı için geçerli olmayan -ve bonoda; «K.Çekmece», «V.Şehir», «İSK», «Ç.Kale», «Ant» «Adp», «İstan», «D.evler», «ESK» «M.KÖY» şeklinde gösterilmiş olan- yerler: -
Lehtarın cirosu ile çeki ele geçirmiş olan kişinin, tekrar çeki lehtara ciro etmesi ve onun tarafından, muhatap bankaya ibraz edilip karşılığının çıkmaması üzerine, onun tarafından icraya konulması halinde, borçluya karşı müracaat sorumlusu durumunda olan alacaklının, çeki geriye ciro yoluyla alması ve başkasına ciro etmesi doğru ise de, bu şekilde ciro yoluyla çeki devraldıktan sonra kendisinin sorumlu olduğu kimselere «müracaat borçlusu» olarak başvuramayacağı (Zira, «geriye ciro» ile çeki devralan cirantanın çeki devretmeden önceki durumuna döneceği ve bu şekilde kimlere başvuru hakkı varsa ancak onlara karşı takip yapma imkanını elde edeceği)—
TTK’nun 636. maddesi gereğince çek nedeniyle asıl borçlu keşideci yanında «ciranta»lar ve «bunlara aval veren»ler de hamile karşı müteselsil borçlu sıfatıyla sorumlu olacağından çeke dayalı icra takiplerinde adı zikredilenler dışında karşılıksız şerhi koyan «muhatap banka» hakkında herhangi bir takibin yapılamayacağı—
Çekin «neyin teminatı olduğu»nun açıkça belirtilerek düzenlenmiş olması halinde, çek bedelinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip konusu yapılamayacağı—