Borçlu vekili şikayetinde maddi vakıalara da dayanarak tebligatın usulsüzlüğünü öne sürdüğüne göre duruşma açılıp, ileri sürülen maddi vakıaların incelenmesinin zorunlu olduğu-
Ödeme emrinin “borçlu ile aralarında husumet bulunan kişi”ye tebliğ edilmesinin, Tebligat Kanunu’nun 39. maddesine aykırı olacağından geçerli sayılmayacağı-
7201 Sayılı Yasanın 32.maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde, muhatabı usulsüz tebliğden haberdar olmuş ise, muttali olduğunu beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi sayılacağı-
Borçlunun usulsüz tebligatı öğrendiği tarihten itibaren 7 gün içinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi için icra mahkemesine başvurması gerekeceği-
Borçlu şirketler vekilinin şikayeti, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik olup; bu iddia mahkemede her türlü delille ispat edilebileceğinden, öncelikle duruşma açılarak şikayetçilere (borçlulara) ve karşı tarafa (alacaklıya) anılan konudaki delillerini mahkemeye ibraz etmeleri için imkan tanınmadan dosya üzerinden karar verilmesinin usüle aykırı olduğu-
Tebligat adresi Lara Hastanesi olmasına rağmen, tebligat sırasında konut kabul edilerek muhatabın işte olması sebebiyle Tebligat Kanunu'nun 21.maddesine göre tebliğ yapılmasının usulsüz olduğu-
Kamu bankası olmaması sebebiyle kamu kuruluşu niteliğinde bulunmayan … Bank A.Ş'ne bildirilen kredi sözleşmesindeki borçlu adresine gönderilen tebligat muhatap taşındığından bahisle iade edildiğinden, Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre aynı adrese tebliğ işlemi yapılamayacağı-
Borçlu şirket, ticaret sicili adresinden taşındığını, tebligatın usulsüz olduğunu iddia etmiş ise de, adres değişikliğini ticaret sicilinde yaptırmadığından, borçlu şirketin ticaret sicil adresinin borçlunun bilinen en son adresi sayılması gerekeceği-
Önce muhatabın adreste neden bulunmadığı, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceği komşu, kapıcı, yönetici, zabıta amir ve memurları vs. gibi kimselerden sorularak, beyanları tebliğ tutanağına yazılıp altının imzalatılması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumun yazılı olarak belirlenip tevsik edilmesi ve daha sonra tebliğ evrakının zabıtaya veya muhtara bırakılması suretiyle tebliğ işleminin tamamlanması gerekeceği-
İcra emrinin borçluya, bilinen en son adresinde tebliğ edilmesinden sonra, ipotek akit tablosundaki adrese yapılan tebliğler geçerli olmayacağından, kıymet takdir raporu ile satış ilanının bu adrese tebliğ edilmiş olmasının ihalenin feshine neden olacağı-