Borçluya yapılan örnek 10 ödeme emrinin tebliğine ilişkin tebliğ belgesinde, muhatabın işte olduğunu beyan eden komşunun isim ve soy isminin yazılı olmaması nedeniyle Tebligat Kanunu ve Yönetmeliği hükümleri uyarınca tebligatın usulsüz olduğunun kabulünün gerekeceği-
Somut olayda tebliğ işleminin, " muhatap soruldu. Komşusu beyanına göre geçici olarak Yenice’ye gitmiş olduğundan tebliğ evrakı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre muhtar R.K. imzasına tebliğ edildi. Kapısına İki Nolu haber kağıdı yatıştırıldı. yakın komşusu B.Ö. imzadan imtina etti.” şerhi ile 23.3.2012 tarihinde yapıldığı, ancak borçlunun kısa süreliğine gidip gitmediği ve tevziat saatlerinden sonra dönüp dönmeyeceği araştırılmadığı gibi, muhatabın Yenice’ye gittiğine ilişkin beyanın kimden alındığı da açık ve net olarak belirtilmediği görülmüştür. Bu durumda tebliğ işleminin 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1 ve 23/7. maddeleri ile Tebligat Yönetmeliği’nin 30 ve 35. maddeleri hükümlerine uygun yapılmadığından, usulsüz olduğu-
Ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayetin mahkemece duruşma açılarak ve tarafların delillerini toplanarak karara bağlanması gerekeceği-
Alacaklı tarafından takip talebinde bildirilen ve kredi sözleşmesinde geçen bilinen son adres olarak kabulü gereken adrese gönderilen ödeme emrinin adresten ayrıldığı şerhi ile iade edilmesi üzerine, borçlunun adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine normal tebligat çıkarıldığı yine adresten taşındığı gerekçesiyle tebligatın iade olduğu, bunun üzerine, borçlunun adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri olan aynı adrese Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi gereğince ödeme emrinin tebliğ edildiğinin görüldüğü, bu haliyle borçlunun adres kayıt sistemindeki adresine Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu-
Kredi sözleşmesinde belirtilen borçlunun adresine ödeme emri tebligatının çıkarıldığı ve tebligatın bila tebliğ iade edildikten sonra, gerekli araştırma ve soruşturma yapılmadan yalnızca kolluk tarafından yapılan adres araştırmasına dayalı olarak ödeme emrinin gazetede ilanı ile ilanen tebligat yapılması yoluna gidilmesi Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümlerine aykırı olup, yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu-
Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın buraya yapılacağı-
Vekil ile temsil edildiği halde borçlu asile gönderilen ödeme emrinin tebliği ile itiraz ve şikayetler yönünden yasal sürelerin işlemeye başlamayacağı-
Tebligatı çıkaran merci tarafından adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden dağıtıcı tarafından 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamayacağı-
Tebliğ işlemi usulsüz olsa bile muhatap usulsüz tebliği öğrenmiş ise öğrenme tarihinde tebliğ edilmiş sayılacağı-
Borçlu hakkında yapılan icra takibinde borca ve faize yönelik itiraz, icra dosyasına vekaletnamesini ibraz etmiş olan borçlu vekili tarafından yapılmış olduğundan, borçlu asile duruşma günü tebliğ edilmesinin usulsüz ve hükümsüz olduğu, mahkemece borçlu vekiline dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilip taraf teşkili sağlanmadan yokluğunda borçlu aleyhine hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-