Muvazaa iddiasının kanıtlanması yönünden yerinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda dava konusu payın değeri 46.800 YTL olarak saptanmış ise de muvazaa iddiası konusunda keşfin tek başına yeterli olmayacağı-
Önalım bedelinin tapuda gösterilen satış bedeli ile davalının ödediği harç ve giderlerin toplamından ibaret olacağı-
Önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil davasında tapuda gösterilen satış bedelinin esas alınması gerekeceği, ayrıca tapuda işlem yapan davalının kendi eyleminin geçersiz olduğuna dayanmasının mümkün olmayacağı-
Satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi yükümlülüğü yerine getirilmediğinden 27.03.2008 tarihinde açılan davanın süresinde açıldığının kabulü gerekeceği-
Müşterek mülkiyete tabi taşınmazlarda, paydaşlardan birinin payını üçüncü bir kişiye satması halinde alıcı ve satıcının, satışı diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirmekle yükümlü olduğu- Önalım hakkının, satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve her halde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşeceği-
İlk pay satışa ilişkin dava süresinde olmadığına göre 10.04.2002 tarihinde yapılan ikinci pay satışı paydaşa yapılan bir satış niteliğinde olduğundan bu satışla ilgili olarak önalım hakkının kullanılamayacağı-
Önalım hakkı sahibine, alıcı veya satıcı tarafından noter aracılığıyla yasanın emredici hükmü gereği bildirim yapılmamışsa, hak sahibinin satışı öğrendiği ileri sürülerek hak düşürücü sürenin başladığının kabulünün olanaklı olmadığı-
Hak düşürücü sürenin geçmesi halinde işin esasına girilmeden sadece bu yönden davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Önalım hakkının ilişkin bulunduğu 1 parsel No'lu taşınmazdaki 785/2400 pay önceki paydaş M. Belediye Başkanlığı tarafından ihale ile 20.11.2003 tarihinde davalı şirkete satılmıştır, yapılan pay satışı tapu siciline 05.10.2006 tarihinde tescil edilmiş olup; bu durumda davacının da önalım hakkım kullanması için hak düşürücü süre bu tarihten itibaren başlamıştır ve yapılan satış davacıya noter aracılığıyla bildirilmediğinden davanın iki yıllık hak düşürücü süre içinde süresinde açılmış olduğu-