İcra takibinin senette lehtar olarak gözüken kişi dışında başka bir kişi tarafından yapılmış olması halinde, mahkemece “takibin iptali”ne karar verilmesi gerekeceği-
“Takip talebinde borçludan istenen işlemiş faiz miktarı” açıkça belirtilmiş olduğundan, ayrıca faizin başlangıç tarihi açıklanmamış ise de, takip talebinde dayanak bonoların vade tarihleri yazılmış ve bono örnekleri de takip talebi ekinde icra dairesine sunulmuş olduğundan, faizin “bononun vade tarihinden başlayacağı” doğal olduğundan, basit bir hesaplama ile de faiz oranı bulunabileceği gibi, bu eksikliğin her zaman alacaklıya da tamamlattırılması mümkün olduğundan, bu yöne ilişkin borçlunun şikayetinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Takip konusu yabancı para alacağının, takip tarihindeki Türk parası karşılığının «takip talebi»nde gösterilmiş olmasına rağmen, «ödeme emri»nde gösterilmemiş olmasının -«takibin iptaline» değil- «ödeme emrinin iptaline» neden olacağı(yada "borçlunun itirazının kaldırılmasına"karar verilmesi gerekeceği)–
Ticari temsilcinin icra dairesinde ya da mahkemelerde şirketi temsil edebileceği-
Alacaklı belediye tarafından “atık su bedeli”, “emlak ve çevre temizlik vergisi”nin genel haciz yoluyla takip yapılmasında yasaya uymayan bir yön bulunmadığı-
İki veya daha fazla işletmenin belli bir amaca ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri ortaklığın tüzel kişiliği olmadığından, taraf ehliyeti de bulunmadığı; ortakların, ortaklığın borçlarından dolayı alacaklılara karşı doğrudan doğruya ve sınırsız olarak tüm varlıkları ile sorumlu oldukları–
Alacaklı ile borçlu yönünden borç sona erdikten sonra, bu takip dosyası üzerinden alacağı temlik alan borçlunun, diğer borçlulara yönelmesinin takip hukuku kuralları gereğince mümkün olmadığı- Temellük eden borçlunun diğer borçlulara alacağın ne miktarı için rücu edebileceğinin yargılamayı gerektirdiği-
Takip konusu yabancı para alacağının Türk parası karşılığının «takip talebi»nde (ve «ödeme emri»nde) «harca esas değer» olarak gösterilmiş olması halinde, İİK. 58/II-3 ve 60/I. maddesi gereğinin yerine getirilmiş sayılacağı–
Takip açılmadan önce ölen kişi hakkında ölümünden sonra takip yapılamayacağı gibi, mirasçılarına da yönetilemeyeceği ve bu hususun takibin her aşamasında mahkemece dikkate alınması gerekeceği-