Borçlu borcu kabul edip itirazını ödeme olgusuna dayandırırsa borcun İİK.nun 68. maddesinde sayılan belgelerle ispatına gerek olmadığı-
İcra takibinin dayanağı belgede keşide tarihinin bulunmamasının ve bu nedenle kambiyo senedi vasfında olmamasının, onun mücerret borç ikrarını içeren belge olma niteliğini etkilemeyeceği-
Borç ikrarını içeren senet altındaki imzaya borçlu tarafından itiraz edilmediğinden, senedin İİK.nun 68/1 anlamında belge haline geldiği-
Takibin dayanağı Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi olup 4077 Sayılı TKHK’na göre daha genel bir yasa olan İİK’nun ilgili maddeleri (İİK 68/b,İİK 150/ı), bu özel yasanın (4077 sayılı Yasa’nın) kapsamında kalmayan krediler için uygulanabileceği-
Takip dayanağı belge olan iş mahkemesi ilamındaki alacağın, yargılamayı gerektirdiğinden İİK. mad. 68 kapsamında olmadığı-
Mahkemece, ilgili PTT Müdürlüğü’ne yazı yazılarak, gelecek cevap doğrultusunda belgelerin süresinde borçlu tarafından gönderilip gönderilmediği araştırılarak sonucuna göre karar verilmesinin gerekeceği-
Alacaklının, borçludan 12.000 TL alacağı olduğunu beyan ettiği, bu durumda mahkemece 12.000 TL asıl alacak ve ferileri üzerinden itirazın kaldırılması gerekirken bu husus göz ardı edilerek itirazın tümden kaldırılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Alacaklının icra takibine dayanak yaptığı 12.02.2009 tarihli sözleşmenin kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediği ve dolayısıyla İİK.nun 68/1. maddesinde yazılı nitelikte bir belge olmadığı-
İşletme sözleşmesinin İİK mad. 68 kapsamında yazılı mücerret borç ikrarını içeren belge niteliğinde olmadığı, takib dayanak sözleşmenin kira değil işletme sözleşmesi olduğu, bu nedenle koşullarına uyulup uyulmadığı, işletme bedelinin doğup doğmadığı yargılamayı gerektirir nitelikte olup, dar yetkili icra mahkemesince bu konunun incelenmesi ve değerlendirilmesinin mümkün olmadığı-
İcra mahkemesine yapılan itiraz ve şikayete ilişkin yargılamalarda, ‘maktu’ vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekeceği-