Şikayetçi ............’ nin kendi maliki olduğu taşınmazlar yönünden işbu şikayette aktif husumet ehliyetinin bulunduğunun, maliki olmadığı ........ parsel ve .............. parselde kayıtlı taşınmazlar yönünden ise şikayette aktif husumet ehliyetinin bulunmadığının kabulü gerekeceği-
Alacaklı tarafından süresinde satış istenmiş ve avansı da daha evvel yatırılmış olmakla satış talebinin yasal süresinde olması ile haczin düşmediği anlaşıldığından, Bölge Adliye Mahkemesince, alacaklı tarafından, 6 aylık yasal sürede masrafı da yatırılmak suretiyle satış talebinde bulunulduğuna göre bu gerekçe ile ihalenin feshine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, şikayet konusu işlem yanılgılı değerlendirilerek, mahkeme kararının kesin olduğu gerekçesi ile istinaf isteminin usulden reddine ve kararın temyiz kabiliyeti bulunmadığı gerekçesiyle şikayetçinin temyiz başvurusunun reddine karar verilmesi isabetsiz olup temyiz başvurusunun reddine ilişkin ............... tarihli ek kararın kaldırılmasına ve istinaf başvurusunun usulden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerekeceği-
İhalenin feshi talebinin 30.11.2021 tarihinden sonra, kanunda belirtilen istisnai taraflar dışında kalan gerçek ya da tüzel kişiler tarafından yapılması halinde ihale bedeli üzerinden nispi harca tabi olduğu ve nispi harcın yarısının peşin yatırılacağı, ihale bedelinin yüzde beşi oranında teminat gösterilmesi gerektiği-
Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde belirtildiği üzere ............. İcra Hukuk Mahkemesi'nin kararıyla takibin iptaline, ihale tarihinden sonra ............... tarihinde karar verilmiş ise de bu kararın mahkemenin ............. sayılı kararının bozulması üzerine bozmaya uyularak tesis edildiği, ihale tarihinde takibin iptali talepli şikayete ilişkin kararın temyiz incelemesinde olduğu, temyiz başvurusu üzerine verilecek karar beklenmeden ihale yapılmasının, İİK'nun 364/3. maddesine aykırılık teşkil ettiği anlaşıldığından, ilk derece mahkemesince, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Taşınmazlardan 25 parsel sayılı taşınmazın muhammen bedelinin 1.124,50 TL, ihale bedelinin ise 1.250,00TL olduğu, 7.883,58 TL gazete ilan gideri, 858,00 TL kıymet takdiri tebliğ ve satış ilanı tebliğ gideri, 936,90 TL kıymet takdiri harcı olmak üzere toplam 9.678,48 TL ortak masraf yapıldığı, aynı satış ilanı ile 9 adet taşınmaz satışa çıkartıldığından taşınmaz başına düşen ortak giderin 1.075,39 TL olduğu görülmüş, buna göre; 25 parselin muhammen bedelinin %50'si olan 562,25 TL'ye bu taşınmaza düşen gider 1.075,39 TL eklenmesi halinde dahi, 1.250,00 TL olan ihale bedelinin, hesap edilen 1.637,64TL'yi karşılamadığı anlaşıldığından, kaldı ki, paraya çevirme giderlerine kıymet takdiri için yapılan keşif ve bilirkişi masraflarının da ilavesi gerekeceğinden, İİK'nun129/1. maddesi gereğince bu hususun tek başına ihalenin feshi nedeni olduğu gibi, mahkemece de re’sen gözetilmesi gerekeceği-
Mahkemece, İİK’nun 134/2 maddesi ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre fesat iddiası yönünden işin esasına girilerek inceleme yapıldığından şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddine hükmedilemeyeceği gibi ihale bedelleri üzerinden para cezasına hükmedilmemesinin de doğru olmadığı- Muhammen bedelin altında satışı gerçekleşen ve esastan reddedilerek %1 oranında para cezasına hükmedilen taşınmazlar yönünden; 7343 sayılı Kanun'la değişik İİK'nun 134/5-3 maddesi gereğince fesih gerekçeleri ve fesih isteyenin sıfatı gözönünde bulundurulduğunda davanın ihale sürecini uzatmaya matuf olduğu görülmekle, Anayasa'nın 13.maddesinde düzenlenen ölçülülük ilkesi de nazara alınarak ihale bedelinin % 1' i olarak belirlenen para cezasının hak, nesafet ve ölçülülük ilkelerine uygun olmadığı-
Bölge Adliye Mahkemesince, borçluya ............. tarihinde tebliğ edilen satış ilanı tebligatı yönünden tebliğ tarihi itibariyle ..............’in borçlunun iş yerinde çalışıp çalışmadığı yöntemince araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği- Borçlu tarafından açılan ihalenin feshi isteminin yasal hasmı alacaklı ve ihale alıcısı olup ihale alıcısına duruşma günü tebliğ edilmeden dolayısıyla eksik hasımla yargılamaya devam edilerek hüküm kurulduğunun anlaşıldığı, bu durumda, usulünce taraf teşkili sağlanmadan sonuca gidilmesinin doğru olmadığı-
Mahkemece davacıya, Harçlar Kanunu' nun 30. maddesi uyarınca harçları tamamlaması için bir sonraki celseye kadar süre verilmesi gerekirken, celse arasında alınan ............. tarihli ara kararı ile verilen iki haftaya itibar edilerek sonuca gidilmesinin ve Bölge Adliye Mahkemesince bu hususlar gözden kaçırılarak davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu- Davada birden fazla davalı olduğu halde, kararın hüküm fıkrasının 5. maddesindeki vekalet ücretinin hangi davalı lehine hüküm altına alındığı açıklanmadan "...davalıya.." şeklinde hüküm altına alınması HMK. nın 359/2. maddesine aykırı olup, infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesinin hatalı olduğu-
İlk derece mahkemesince davacılar tarafından ileri sürülen ihalenin feshi sebepleri yerinde görülmeyerek re'sen kamu düzeninden yapılan inceleme ile satış ilanının divanhanede ilan edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verilmiş ise de satış ilanının divanhanede yayınlanmamış olması kamu düzenine ilişkin olmayıp re'sen incelenecek hususlardan olmadığı, bu nedenle, taraflarca ileri sürülmeyen bu hususun mahkemece re'sen nazara alınarak ihalenin feshine karar verilmesinin ve Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinin hukuka uygun olmadığı-