Davayı kabulün, geniş kapsamlı bir beyan olup, 6100 Sayılı HMK'nun 311. maddesi gereğince kati bir hükmün hukuki neticelerini doğuracağı, kabulün geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı olmayıp, hükmün kesinleşinceye kadar beyan edilebileceği, kabul beyanının etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile göstereceği-
Satış bedelinin muhammen bedelin yüzde yüzünün üstünde olması halinde zarar unsuru oluşmayacağından, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulünün gerekeceği, bu durumda şikayetçilerin ihalenin feshini istemekte hukuki yararları olmadığından, mahkemece istemlerinin bu nedenle reddi yerine işin esasının incelenerek sonuca gidilmesinin doğru olmadığı-
Takibe konu ipoteğe esas kredi sözleşmesinde "müşterek borçlu ve müteselsil kefil" olmuş kişilerin yapılan takipte taraf olarak gösterilmemiş olmaları yani takipte borçlu sıfatları bulunmamaları halinde yapılan ihalenin feshini istemeyecekleri-
Taşınmaz satış bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğu bu durumda zarar unsurunun gerçekleşmediği ve borçlunun ihalenin feshi davasını açmakta hukuki yararının bulunmadığının kabulü gerekeceği-
İhalenin feshi talebinde bulunan şikayetçinin, icra takibinde taraf olmadığı,ihale konusu taşınmazın tapu sicilinde ilgili sıfatının bulunmadığı ve şikayet konusu ihaleye de pey sürmek suretiyle katılmadığı, bu nedenlerle, ihalenin feshi davası açamayacağı-
İhale tarihinden itibaren işleyecek şikayet süresinin son gününün ramazan bayramının ikinci gününe rastladığı ve bayram tatilinin son gününü takibeden ilk işgünü şikayetçinin icra mahkemesine başvurduğu anlaşıldığından ihalenin feshi isteminin süresinde olduğunun kabulü gerekeceği-
Borçlu lehine karar verildiği ve borçlunun kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşılmakla borçlu taraf yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
İcra dosyası içerisinde borçlu tarafından imzalanmış fotokopi talebine ilişkin dilekçe üzerinde icra müdürünün herhangi bir onayı bulunmadığı gibi, icra zaptına da geçirilmediği anlaşıldığından, anılan dilekçenin İİK. mad. 8 anlamında bir tutanak niteliği taşımadığı ve borçlunun satış ilanı tebliğ işlemini şikayet tarihinden daha önce öğrendiğini ispata yeterli olmadığı-
Alacaklı banka vekili yerel mahkeme tarafından karar verildikten sonra ihalenin feshi davasının kabulüne karar verilmesini talep ettiğinden, alacaklı vekilinin kabul beyanı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Satış kararında belediyede ilan yapılmasına dair bir karar bulunmadığından, belediyede yapılan ilanın usulsüz olmasının ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemeyeceği-Adliye divanhanesinde yapılmasına karar verilen ilanda ilan panosuna asılmış olup, bu tutanağın hangi tarihte indirildiğinin belirtilmemesinin ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemeyeceği, tirajı 50.000 in üzerinde ulusal çapta yayın yapan bir gazetede ve elektronik ortamda ilanlar yapılmakla ilanlardan beklenen amacın yasanın öngördüğü şekilde yerine getirilmiş sayılacağı-