İlamda faize hükmedilmemiş ve takip talebinde de asıl alacak yanında faiz talep hakkı saklı tutulmamışsa, alacaklının yeni bir takip ile faiz talep edemeyeceği, buna karşın ilamda faize hükmedilmişse önceki takipte faiz istenmemiş ve bu hususta talep hakkı saklı tutulmamış olsa bile, ilamda yazılı faiz için yeni bir takip yapılabileceği–
«Takip dayanağı ipoteğin üst sınır ipoteği ve borçlunun sorumluluğunun ipotek limiti ile sınırlı olduğu»na ilişkin şikayetin süresiz şikayet yoluyla ileri sürülebileceği–
‘Senedin düzenlendiği’, ‘satış ilanının tebliğ edildiği’, ‘kefaletin düzenlendiği’, ‘şikayetin yapıldığı’ tarihte, «borçlunun ehliyetsiz olduğu» hususunun «süresiz şikayet» yolu ile icra mahkemesine bildirileceği, bu hususun kamu düzeni ile ilgili olduğu - Borçlu ile işlemde bulunan kişinin (alacaklının) iyiniyetinin -28.7.1941 T. 4/21 sayılı İçt. Bir. K. uyarınca- bu durumda korunmayacağı–
Mahkeme kararı ile faiz alacağına hükmedilmesiyle takip konusu alacak bir ana para (kapital) alacağına dönüşmüş olacağından faiz alacağına karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği-
Karar ve ilam harcının takipten sonra ödenmiş olması halinde icra mahkemesince «takibin iptaline» değil, «takip tarihi ile harcın ödendiği tarih arasındaki işlemlerin ve bu arada icra emrinin iptaline» karar verilmesi gerekeceği–
İlamda tahsiline hükmolunan «vekalet ücreti», «harç», «yargılama giderleri» için, ilam tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceği ancak ilamın infazı için kesinleşmesi gereken hallerde, vekalet ücreti, harç ve yargılama giderleri için ilamın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz istenebileceği–
Takip dayanağı ilamın kesinleşmeden takibe konulamayacak ilamlardan olması ve ilamda faize ilişkin her hangi bir hüküm bulunmaması halinde, ilamda belirtilen alacağa ancak kesinleşme tarihinden itibaren faiz istenebileceği–