Temyiz aşamasında yargılamaya borçlu vekilinin katılmış olması halinde, bu aşamadan sonra borçlu vekiline tebligat yapılarak takibin sürdürülebileceği–
Takip talebinde, asıl alacağa takip tarihine kadar faiz yürütüldükten sonra, bunların toplamı üzerinde tahsil tarihine kadar faiz istenmesi halinde, -BK. 104 (şimdi; TBK. mad. 121) ve 3095 s. K. 3. maddesine aykırı olarak- faize faiz istenmiş olacağından, bu talebin kabul edilemeyeceği (şikayet üzerine iptali gerekeceği)–
«Ara kararı» ile hükmedilen nafaka alacağına -yapılan genel haciz yolu ile takipte- ara kararı tarihinden itibaren faiz istenebileceği–
İİK. 83’de adı geçen «ilama müstenit olmayan nafaka» tabirinden anlaşılması gerekenin «BK. 507’de (şimdi; TBK. mad. 607) olduğu gibi sözleşmeye dayanan nafaka» olduğu, «ilama bağlı birikmiş nafakalar»ın da haciz edilemeyeceği–
Asıl borçlu hakkında takip kesinleştikten sonra, icra kefili hakkında icra emri çıkarılabileceği (Asıl borçlu hakkındaki takibin iptali halinde, takibe kefil hakkında devam edilemeyeceği)–
Arttırılan nafaka miktarına karar tarihinden itibaren faiz yürütülebileceği–
«Haciz tahdidi ile dosya borcundan daha fazla para tahsil edildiği» iddiasına dayalı şikayet hakkında icra mahkemesince (tetkik merciince) «görevsizlik kararı» verilemeyeceği-
Ödeme emrinde, takip konusu yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmemiş olmasının «süresiz şikayet» yoluyla, «ödeme emrinin iptalini» gerektireceği–
Sadece taksitlendirilmiş kamulaştırma bedellerinin ödenmemesi halinde değil herhangi bir sebeple ödenmemiş kamulaştırma bedelleri hakkında da, «kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranı»nın uygulanacağı–