‘Tebliğ tarihinin düzeltilmesi yönündeki’ isteğin ‘şikayet’ niteliğinde olup İİK’nun 16/I maddesi gereğince ‘tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde’ icra mahkemesine başvurulması gerekeceği–
Ölü kişi hakkında takip yapılamayacağı gibi, bu şekilde başlatılan bir takibin mirasçılara da yöneltilemeyeceği– (Not: 6100 sayılı yeni HMK’ nun 124/4 maddesindeki “dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir.” şeklindeki yeni düzenleme nedeniyle, bu kararlar önemini yitirmiştir…
Ödeme emri tebliğ edilmese bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesinin bulunduğu durumlarda, borçlunun ödeme emrini tebliğ almadan önce de şikayette bulunabileceği–
Taraflar arasında menfaat çatışması olduğundan, baba C.B. adresinde oğlu olan muteriz borçlu M.B.’ye yapılan tebliğ işleminin, Tebligat Kanunu’nun 39 ve Tüzüğün 60. maddelerine uygun olmadığından, usulsüz olduğu-
Belediyenin taraf olduğu takiplerde belediyeyi belediye başkanının temsil edeceği, belediye başkanının kanundan doğan bu yetkisini kullanması için ancak baroda kayıtlı bir vekil atayabileceği-
İİK mad. 355/1 hükmü göre; devlet işlerinde veya hususi müesseselerde bulunan borçlu memur veya müstahdemlerinin maaş ve ücretlerinden kesilmesi için icra dairelerinde yapılacak tebligatın kanuni muhatapları haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücreti miktarını nihayet bir hafta içinde bildirmeye ve borç bitinceye kadar icra dairesinin tebligatı mucibince haciz olunan miktarı tekif edip hemen daireye göndermeye mecbur oldukları, İİK mad. 356/1 göre ise, İİK mad. 355/1 hükmüne riayet etmeyen kamu kurum veya hususi müesseselerin kesmedikleri veya ilk vasıta ile göndermedikleri para ayrıca mahkemece hüküm altına alınmaksızın icra dairesince maaşlarından veya sair mallarından alınacağının düzenlendiği, mahkemece üçüncü kişinin şikayetinin bu kanun hükümleri uyarınca sonuçlandırılması gerektiği-
Borçlu vekilinin “icra dosyasının alacaklısının değiştirilerek kendilerine yeniden ödeme emri gönderilmesinin usulsüz olduğunu, ödeme emrinin 4 numaralı bendinde belirtilen borcun dayanağı olan belgelerin kendilerine tebliğ edilmediği için ödeme emrinin iptali gerektiği“ ne dair talebinin “borca itiraz” olmayıp “şikayet nedeni” olması nedeniyle icra mahkemesine sunulması gerekeceği-
5272 sayılı Belediye Kanununun 15/son maddesine göre her türlü harcın haczinin mümkün olmadığı, bu nedenle bu konuda yapılacak şikayetin süreye bağlı bulunmadığı–
Takip dayanağı senedin onaylı örneğinin ödeme emriyle birlikte borçluya gönderilmemesi halinde, borçlunun 7 günlük süre içinde şikayette bulunarak, ödeme emrinin iptalini isteyebileceği—
İcra takibinde meskeniyet şikayetinde bulunma hakkının, sadece payına haciz konulan borçluya ait olduğu-