Borçlunun ilama aykırılık şikayetine dayalı olarak takibin iptalini talep etmesi ve haklı çıkması halinde, icranın iadesini isteyebileceği bu durumda hukuki yararı mevcut olduğuna göre, borcun icra takibinden sonra ödenmiş olmasının, şikayetin esasının incelenmesine engel olmadığı-
Kural olarak kararın kesinleşmemiş olmasının, kararın yerine getirilmesini önlemeyeceği- İcra takibinin dayanağı olan ..... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ..... tarih .... Esas .... Karar ilamı, "kira sözleşmesinin geçerli olduğunun tespiti ve tahliyeye" ilişkin olup mahkemenin gerekçesinde belirtilenin aksine "bir kira tespit ilamı" olmadığından bu ilamın infazı için kesinleşmesinin gerekmediği-
TBK. mad. 100 uyarınca kısmi ödemelerin öncelikle faizden ve masraftan mahsup edilmeleri gerekeceği-
Borçlunun, daha önce bir başka takip dosyasından konulan hacze yönelik olarak şikâyette bulunmasının, daha sonra farklı bir dosyadan konulan haciz yönünden meskeniyet şikâyetinde bulunmasına engel olmayacağı- Her dosya için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunabileceği, takip dosyalarındaki tarafların aynı olmasının da bu sonucu değiştirmeyeceği-
İlamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu, diğer bir anlatımla, hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu, o nedenle icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmının yorum yoluyla belirlenemeyeceği-
Hükmün tavzihinin ilamın icrasının tamamlanmasına kadar geçecek süre içinde istenebileceği ve verilen tavzih kararının hükmün bir parçası olduğu ve icrasında dikkate alınması gerekeceği- Tavzih kararının geçerliliğinin dar yetkili icra mahkemesince tartışılamayacağı-
İlamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümü olup bu kısmın aynen infazının zorunlu olduğu, icra mahkemesince hükmün (infaz edilecek kısmının) yorum yolu ile değiştirilmesi mümkün olmadığı gibi yeniden belirlenmesinin de mümkün olmadığı-
Kredi veren kuruluşlar dışındaki diğer gerçek ya da tüzel kişilerin, İİK. mad. 150/ı uyarınca, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapmalarının mümkün olmadığı, buna ilişkin şikayetin süresiz yapılabileceği ve mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği-
Hükmün temyizinin hükmün icrasını durdurmayacağı- İlamın yargılama giderine (vekalet ücretine) ilişkin bölümünün, davanın kabulü ya da reddine ilişkin bölümüyle bir bütün olduğu; bu kalemlerin kesinleşmesi ve infazının ancak bir bütün olarak ilamın kesinleşmiş olmasına bağlı olduğu, dolayısıyla, ilamın esasına ilişkin hüküm kısmı kesinleşmeden yargı gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmın da icra takibine konu edilemeyeceği-
Ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine dair başvuru öğrenme tarihi olarak belirtilen tarihten yedi gün sonra yapıldığından şikayetin süre aşımından reddi gerekeceği-