Adi ortaklığın borcu nedeniyle ortaklar müteselsilen sorumlu olduklarına ve ortaklığın mal varlığı elbirliğiyle idare edildiğine göre, birlikte sorumluluk gereği adi ortaklığın borcu nedeniyle adi ortaklığa ait mal veya alacağa haciz konulabileceği ve alacaklı tarafından ortaklığın mal varlığından tahsilat yapılabileceği-
Postadaki gecikme nedeniyle uğranılan zararın tazminine ilişkin davanın -PTT'nin özel hukuk kurallarına göre yönetilmesi nedeniyle- adli yargıda görülmesi gerektiği-
Vekilin beyanından asil sorumlu tutulamayacağından, haciz ihbarnamesine vekil aracılığı itiraz edilmesi halinde "gerçeğe aykırı beyanda bulunmak” suçunun unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanığın beraatine kararı verilmesi gerektiği- Tazminata ilişkin dava ile ilgili olarak yargılamanın yapılabilmesi için harcının yatırılması gerektiği, şikayetçi tarafa eksik dava harcını yatırması hususunda süre verilip, harcın ödenmesinden sonra birinci haciz ihbarnamesinin tebliği tarihi itibariyle üçüncü şahısın asıl borçluya kesinleşmiş ve muaccel bir borcu bulunup bulunmadığı hususunda her iki tarafa ait ticari defter ve belgeler ile aralarındaki sözleşme hükümleri gözönüne alınarak bilirkişi raporu düzenlettirip sonucuna göre hukuki durumun takdiri gerektiği-
"Şikayet hakkının düşürülmesine" karar verilmesi, tazminat şartlarının doğmasına engel olmadığından, haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi itibariyle üçüncü şahıs sanığın, takip borçlusuna kesinleşmiş ve muaccel borcu bulunup bulunmadığı konusunda, borçlu ve üçüncü şahsın defter ve belgeleri incelenerek karar verilmesi gerektiği-
İİK'nun 89. maddesi uyarınca açılan menfi tespit davasında, davalı tarafın takip alacaklısı olduğu; ancak takip alacaklısı yanında takip borçlusunun da taraf olarak gösterilebileceği-
Üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların ancak İİK. mad. 89 uyarınca haczedilebileceği- Henüz doğmamış alacakların, İİK. mad. 88 uyarınca yazılan müzekkere ile haczinin mümkün olmadığı- Üçüncü kişiye tebliğ edilen haciz müzekkerelerinin hüküm doğurmayacağı ve ihtiyati hacizlerin uygulanmış olduğundan bahsedilemeyeceği- Şikayetçinin alacaklı bulunduğu icra dosyasında üçüncü kişiye tebliğ edilen haciz ihbarnamesi, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal on günlük ödeme süresinin sona erdiği tarih itibariyle kesin hacze dönüşmüş olduğundan, şikayet olunanın kesin haczi ise bu tarihten sonra olduğundan ve ilk kesin hacze iştirak koşullarını da taşımadığından, şikayete konu sıra cetvelinde şikayet olunana garameten pay ayrılmasının isabetsiz olduğu-
İİK. mad. 89/4 uyarınca, birinci haciz ihbarnamesinin tebliği tarihi itibariyle üçüncü şahsın asıl borçlu firmaya kesinleşmiş ve muaccel bir borcu bulunup bulunmadığı hususunda her iki tarafa ait ticari defter ve belgeler ile aralarındaki sözleşme hükümleri gözönüne alınarak bilirkişi raporu düzenlettirilip sonucuna göre hukuki durumun takdiri gerektiği-
Üçüncü kişi, "haciz ihbarnamesinde belirtilen borçluların herhangi bir hak ve alacaklarının bulunmadığını, ilişki içerisinde bulunanın, .. unvanlı firma olması nedeniyle işlem yapılamadığını" bildirdiğinden, şikayetçinin, 89. madde uyarınca gönderilen birinci haciz ihbarnamesine karşı, haciz ihbarnamesinde belirtilen borçluların herhangi bir hak ve alacakları bulunmadığına dair beyanı, haciz ihbarına yapılan itiraz niteliğinde olmakla, icra müdürlüğünce, ikinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi veya paranın icra dosyasına gönderilmesi için üçüncü kişiye müzekkere yazılmasının yasaya aykırı olduğu- İİK'nin 89. maddesinde düzenlenen usul tamamlanmadan, üçüncü kişiye tebliğ edilen birinci haciz ihbarnamesine ve ikinci haciz ihbarnamesine itiraz edilmemesi nedeniyle, icra dairesince, anılan ihbarnamede yazılı paranın üçüncü kişiye çıkarılan muhtıra ile istenilmesinin de mümkün olmadığı, maddedeki prosedür tamamlanmadan alacak tutarının dosyaya gönderilmesinin istenemeyeceği-
İİK. mad. 89/III uyarınca, üçüncü kişinin, üçüncü bildirimin tebliğinden itibaren 15 gün içinde icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde menfi tespit davası açabileceği-