3.şahsın sorumluluğu haciz müzekkeresinin kendisine ulaştığı tarihteki mevcut durumla (fiili durumla) sınırlı olacağından ileride doğacak ya da doğması muhtemel bir hakkın bu aşamada 3.şahısca net olarak bilinmesi mümkün olmadığından, bu şekilde çıkarılan haciz ihbarnamesi veya haciz müzekkeresinin yukarıda açıklanan nedenle muhtemel alacaklar açısından sonuç doğurmayacağı- Takip borçlusu ile onun borçlusu olan üçüncü kişi arasında mevcut olan bir hukuki ilişkiye dayanan, henüz doğmamış olmakla beraber, ileride doğması muhtemel bulunan alacaklara müstakbel alacak denildiği- Müstakbel (beklenen) bir alacaktan bahsedebilmek için, bir hukuki ilişkinin mevcut olması, bu hukuki ilişkiden doğacak alacağın cinsinin ve borçlusunun belli olmasının yeterli olduğu- Müstakbel (beklenen ya da doğacak) alacaklar için haciz ihbarnamesi gönderilebilmesi üçüncü kişi ile borçlu arasında süregelen bir hukuki ilişkinin varlığı ve bu ilişki nedeniyle borçluya ödenecek ve devamlılık gösteren bir alacağın bulunmasının gerekli olduğu- Üçüncü kişi nezdindeki haczin, doğacak alacaklar yönünden sonuç doğurmayacağı kabul edildiğine göre şikâyetin doğacak alacaklar yönünden kabulü ile haciz ihbarnamesinin “ve doğacak” ibaresinin iptali sureti ile düzeltilmesi ile yetinilmesi gerektiği-
İİK'nun 89. maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişi bankanın, borçluya ait mevduat hesabı üzerinde rehin hakkının olduğunu ileri sürmesi, itiraz niteliğinde olup, alacaklının İİK'nun 89/4. maddesi uyarınca üçüncü kişinin cevabının aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü kişinin İİK'nin 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebileceği-
İİK’nun 72. maddesinde düzenlenen menfi tespit davasının, takip borçlusunun takip alacaklısına karşı açacağı bir dava olduğu, kendisine İİK. mad. 89 uyarınca haciz ihbarnameleri gönderilen ve 89. madde uyarınca dava açmayan üçüncü kişinin davacı, takip borçlusu olmadığından, 72. madde hükmünün uygulanmasının mümkün olmadığı, takip kapsamında davacı tarafça yapılmış herhangi bir ödeme bulunmadığından, davaya istirdat davası olarak da devam edilemeyeceği-
Takip dosyasında şirkete ödeme emri tebligatı çıkartılmamış olup, tebligat yapılmadan ve takip kesinleştirilmeden alacaklının haciz talebinin kabulü ile borçlunun hak edişlerinin haczi için haciz ihbarnamesi çıkartılmasının usulsüz olduğu, şirketi, asıl borçlunun tebligatları almaya yetkili temsilcisi olsaydı da, süresinde borca itiraz etmiş olduğundan takip duracağı, bu durumda da borçlu aleyhine haciz uygulanması usulsüz olacağı-
Ödemenin ilk haciz ihbarnamesi’nin gönderildiği takip dosyasına yapılması gerektiğinden, üçüncü kişinin haciz ihbarnamesinin tebliğinden sonra başka bir icra dosyasından gönderilen haciz ihbarnamesine istinaden ödeme yapmış olmasının, kendisini borçtan kurtarmayacağı, bu nedenle davacı-üçüncü kişinin yapmış olduğu kötü ödeme (yanlış ödeme) nedeniyle menfi tespit davasının reddi gerektiği-
Birinci haciz ihbarnamesine üçüncü kişi tarafından itiraz edilmiş olması halinde, alacaklının İİK. mad. 89/4 gereğince tazminat davası açması mümkün olduğu ve bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir durum olmadığı-
Üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu, davacı takip alacaklısının her türlü delille ispat edilebileceği, icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmesi gerektiği- Dava, genel hükümlere göre karara bağlanacağından dava değeri üzerinden nispi harç yatırılması gerektiği- Mahkemece, öncelikle davacıya başvurma harcı ile dava değeri üzerinden peşin karar ve ilam harcının tamamlattırılması ve anılan eksiklikler giderildikten sonra genel hükümlere göre yargılama yapılması gerektiği-
Haciz ihbarnamesinin muhatabı olan adi ortaklığın ayrı bir tüzel kişiliği olmadığı ve taraf ehliyetinin bulunmadığı- Ehliyetsizliğe ilişkin bu durumun kamu düzeni ile ilgili olduğu ve re’sen dikkate alınması gerektiği ve bu hususun adi ortaklığı oluşturan ortaklardan herbiri şikayet konusu yapabileceği- İİK'nin 89. maddesine göre çıkartılan haciz ihbarnamesinin yok hükmünde olduğu-
Üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların İİK. mad. 89 uyarınca haciz ihbarnamesi gönderilerek haczedilebileceği- Şikayetçi ve şikayet olunanlar haciz tezkeresi ile borçlunun emekli ikramiyesine haciz yazısı gönderdiklerinden, İİK. mad. 88 uyarınca, haciz müzekkeresi tarihinde henüz haczi mümkün bir para bulunmaması halinde bu tarihte haciz konulduğundan söz edilemeyeceği-  Mahkemece emekli ikramiyesinin tahakkuk tarihi ve haciz müzekkerelerinin SGK'na tebliğ tarihleri nazara alınarak haciz müzekkerelerinin haczedilen para karşısındaki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği-