Tüzel kişinin sanık olarak gösterilmesinin hukuka aykırı olduğu- Tazminata ilişkin dava ile ilgili olarak yargılamanın yapılabilmesi için yargılama harcının yatırılması gerektiği-
Somut uyuşmazlıkta; dava dosyası içeriğine göre, borçlu şirketin borca ve faize itiraz etmesi nedeniyle hakkındaki icra takibi durdurulmuş olup, alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davasının ise dava dosyasından gönderilen yazısına göre henüz kesin sonuca bağlanmadığı, dolayısıyla davalı üçüncü şahıs hakkında haciz ihbarnamesine itiraz tarihinde kesinleşmiş bir alacak bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında açılan ''Gerçeğe Aykırı Beyanda Bulunma'' suçuna ait davanın “düşmesine” karar verilmesi gerektiği-
İİK. mad. 89/3 uyarınca açılan menfi tespit davasında, birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihlerinde davacı-borçlunun yurt dışında olduğundan haberdar olmayan davalı-alacaklı, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden, aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilemeyeceği-
Bankanın üçüncü kişi sıfatı ile istihkak iddiasında bulunabilmesi için haciz müzekkeresinin davalı Bankaya tebliğ edildiği tarih itibarı ile Bankaya olan borcun varlığını koruması ve Bankanın herhangi bir riskinin bulunması durumunda bu miktarlar ile sınırlı olmak üzere üçüncü kişi Bankanın dava konusu hesaplar üzerinde rehin ve hapis hakkının bulunduğunun kabul edilmesi gerektiği- 
Tazminat ve ceza istemi ile açılan davanın ''icra ceza mahkemesi'' sıfatı ile açılmasına gerek olmayıp; dava icra hukuk mahkemesine hitaben açılmış olsa bile mahkemenin ceza mahkemesi hakimliği sıfatıyla davaya bakıp kararında da bunu belirtmesi gerektiği-
Birinci haciz ihbarnamesinin tebliği tarihi itibariyle sanığın asıl takip borçlusuna ödemesi gereken kesinleşmiş ve muaccel kira borcunun ne kadar olduğu belirlenerek bu miktar kadar tazminata hükmedilmesi gerekirken birinci haciz ihbarnamesi miktarınca tazminata mahkum edilmesinin hatalı olduğu-
İİK. 89/5 uyarınca, haciz ihbarnamesi tebliğ edilen üçüncü kişinin 'borçlu ile kötü niyetli alacaklıya karşı dava açarak, alacaklıya ödemek zorunda kaldığı paranın kendisine iadesi için' dava açabileceği-
Somut olayda; şikayetçi borçluya diğer takip borçlusu şirketin kendilerinde olan alacakları için İİK mad. 89 uyarınca haciz ihbarnamesi gönderildiğinin anlaşılması karşısında, haciz ihbarnamesi gönderilen diğer takip borçlusunun İİK mad. 89 anlamında üçüncü kişi sayılamayacağından, gönderilen haciz ihbarnamesi hukuki sonuç doğurmayacağı-
Davalı 3. kişi tarafından, borçlu ile aralarında düzenlenen aynı sözleşme ilişkisinden kaynaklanan borca dayalı olarak başka icra dosyasına bir ödeme yapılmış olup, bu ödemenin, İİK mad. 89/4 hükmüne dayalı tazminat ödemesi yönünden iş bu şikayete konu icra takip dosyasına yönelik olarak mükerrer ödeme oluşturup oluşturmayacağı yönünde, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Her ne kadar iflasın ertelenmesi davası ve bu dava kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararı takip borçlusu hakkında olmayıp, kendisine 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilen şikayetçi 3. kişi şirket hakkında ise de; şikayetçi şirket hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının amacı, niteliği ve bu dava sonunda verilecek kararın etkileri nazara alındığında, adı geçen şirket yönünden de borçlu konumunda olmasa dahi haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğinin kabulü gerekeceği-