İflasın ertelenmesi davası ve bu dava kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararı takip borçluları hakkında olmayıp, kendisine 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilen şikayetçi 3. kişi şirket hakkında ise de; şikayetçi şirket hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının amacı, niteliği ve bu dava sonunda verilecek kararın etkileri nazara alındığında, adı geçen şirket yönünden de borçlu konumunda olmasa da haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceğinin kabulü gerektiği-
Öncelikle, sanıkların üçüncü şahıs şirketi temsile yetkili olup olmadıkları hususu ticaret sicilinden sorulup; İİK mad. 89/1'e göre üçüncü şahsa gönderilen haciz ihbarnamesi ile maaş haczi yapılmasının bu hususa ilişkin aynı kanunun 355 ve 356. maddelerinde özel düzenleme bulunması nedeniyle mümkün olmamasına rağmen İşK mad. 2 gereğince asıl işveren olan üçüncü kişi şirkete haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği tarih itibarıyle İş Kanunu, iş sözleşmesi ya da alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülükler nedeniyle takip borçlusunun üçüncü şahıs şirketten kesinleşmiş ve muaccel bir borcu bulunup bulunmadığı tespit edilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayini gerektiği-
Mahkemece davacıya dava konusu tazminat değerinin belirlenmesi ve nispi harç eksikliğinin tamamlaması için yargılama sırasında süre verildiği, davacının belirlenen süreden sonra harç yatırdığı gerekçesi ile tazminat talebinin usulden reddine karar verildiği ancak davacının belirlenen duruşma günü olan duruşmaya mazeretsiz olarak katılmadığı görüldüğünden HMK. mad. 150 uyarınca dosyanın öncelikle işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
İİK. mad. 89/4 uyarınca tazminata hükmedilebilmesi için borçlunun haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunmasının zorunlu olduğu- Tasdiksiz borçluya ait ticari defterlerdeki borcun sadece borçlu aleyhine kullanılabileceği- Mahkemece, yalnızca borçlunun defter ve belgelerinin incelenmesiyle yetinilmeyip temyiz eden davalı üçüncü kişinin ticari işletmesine ait olan defter ve belgelerin temini ile borçlunun ticari defterleri ile birlikte bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği tarihte borçlunun davalı üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının bulunup bulunmadığı ve miktarı belirlenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Dava İİK. mad. 89/4 uyarınca açılan tazminat davasında görevli mahkemenin icra mahkemesi olduğu-
Genel hükümlere göre karara bağlanacağından, dava değeri üzerinden nispi harç yatırılması gerekir. Somut olayda, davacının, davanın açılması sırasında alınması gereken nispi karar ve ilam harcının peşin ödemesi gereken kısmını yatırmadığı, mahkemece de yargılama aşamasında ikmal ettirilmediği ve kararda da harca-
Birinci haciz ihbarnamesinin üçüncü şahsa tebliğinin, doktrinde bir icra takip işlemi olarak nitelendirildiği- Mahkemece; iflasın ertelenmesi davasında ihtiyati tedbir yoluyla, "...hiçbir takip işlemi yapılmamasına..." karar verildiği zaman, ayrıca tasrih edilmemiş olsa bile, bir icra takip işlemi olarak 89/1 haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye gönderilmesi ve/veya tebliğ edilmesinin yasaklandığı; bu nedenle, iflasın ertelenmesi ve bunun ön önlemi olarak ihtiyati tedbirle sağlanmak istenen amacın; özellikle takiplerin durdurulması suretiyle şirketin rahat bir nefes almasına imkan tanımak olduğu- Somut olayda; her ne kadar iflasın ertelenmesi davası ve bu dava kapsamında verilen ihtiyati tedbir kararı, takip borçlusu hakkında olmayıp, kendisine 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilen şikayetçi 3. kişi şirket hakkında ise de, şikayetçi şirket hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının amacı, niteliği ve bu dava sonunda verilecek kararın etkileri nazara alındığında, borçlu konumunda olmasa dahi, şikayetçi şirket yönünden de haciz ihbarnamesi gönderilemeyeceği
İİK'nın 89/4. maddesindeki "İcra mahkemesi, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder." hükmü gözetilerek, şikayetçi vekilinin, İİK'nın 89/4. maddesi uyarınca tazminat talebi hakkında harcı tamamlattırıldıktan sonra, İİK’nın 338. maddesine aykırılık suçuna ilişkin bozma sebepleri de dikkate alınarak, davalının 1. haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği tarihte takip borçlusuna kira borcu bulunup bulunmadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, ihbarnamenin tebliğ edildiği tarih itibarıyla durumu tespit etmeyen yalnızca yıllık rayiç kira bedelini belirleyen bilirkişi raporu hükme esas alınarak gerekçesiz olarak hüküm kurulmasının kanuna aykırı olduğu-
Üçüncü kişinin "birinci haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmesine rağmen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin gönderilemeyeceğine" ilişkin şikayeti bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olduğundan, bu şikayetin süresiz olarak yapılabileceği-
İflasın ertelenmesi davasında ihtiyati tedbir yoluyla "...hiçbir takip işlemi yapılmamasına..." karar verildiği zaman, ayrıca tasrih edilmemiş olsa bile, bir icra takip işlemi olarak 89/1 ihbarnamesinin üçüncü kişiye gönderilmesi ve/veya tebliğ edilmesinin yasaklanmış olduğu-