Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 11.03.1972 gün 1970/496 esas 162 sayılı kararında da belirtildiği gibi, İcra Mahkemesine İİK’nın 89/4 ve 338/1. maddeleri uyarınca hem tazminat hem de cezalandırma istemiyle birlikte açılan davada, icra hakimi davanın niteliğine göre hem hukuk ve hem de ceza hakimi sıfatına haiz bulunmakta olup, mahkeme sıfatının tayininde öncelikle cezalandırma isteğinin göz önünde tutulması gerektiği, tazminat ve cezalandırma istemiyle birlikte açılan davalara ceza mahkemesi sıfatıyla bakılacağı-

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluş ...