Bir şeye malik olan kimsenin hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahip olduğu- Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız el atmanın önlenmesini de dava edebileceği, ayrıca elatma bir haksız fiil olup, taşınmaza fiilen müdahale eden aleyhine elatmanın önlenmesi davası açılabileceği-Mahkemece yerinde yapılan keşif sonucu dinlenen yerel bilirkişiler anlatımlarında, duvarın davalı köy tüzel kişiliği tarafından yıkılmadığını belirtmişler, yine taşınmazlar başında dinlenen tanıklar genel olarak ifadelerinde, duvarın köy halkı tarafından yıkıldığını ve o bölgede hayvan otlattıklarını açıklamışlar, davalı köy tüzel kişiliğinin bir eyleminden bahsedilmediğinden, mahkemece, somut olayda davalı köy tüzel kişiliğinin bir eyleminin kanıtlanamadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin açılan davada, değerlendirmenin yapıldığı yıl itibari ile dava konusu taşınmaz ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal kabul edilen taşınmazların. Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden araştırılıp, bilirkişi raporu denetlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği- Dava konusu taşınmazın tapu kaydında mevcut ipoteğin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiği- 
Yerinde konunun uzmanı bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılarak tecavüzlü yapının dava tarihindeki bedelinin (kaim bedel) belirlenerek bedelin mahkeme veznesine depo ettirilmesi ve ondan sonra el atmanın önlenmesi ve yıkıma karar verilmesi gerektiği- 
Terekeye (elbirliği mülkiyetinde) dahil bir hakla ilgili olarak paydaşlardan birinin sadece kendi payına yönelik dava açmasının mümkün olmadığı-
Mülkiyet hakkı sahibi tarafından açılan tazminat isteğine ilişkin davada, taraflar arasında intifa hakkı sözleşmesi yapılmakla o taşınmazın kullanımından doğan tüm haklar intifa hakkı sahibine devredildiği, Rekabet Kurulunun aldığı kararın sözleşmesel ilişkiyi sonlandırmayacağı ve taraflar arasında düzenlenen 11 yıllık intifa hakkı sözleşmesine göre intifa bedelinin davacıya peşinen ödendiği gözetildiğinde intifa hakkı sahibine karşı açılan davanın hukuki dayanağı bulunmadığından, davanın reddine karar verilmesi gerektiği- 
Taşınmaz davacılar ve davalılar arasında paylı mülkiyet hükümlerine tabi olup, intifadan men koşulunun aranacağının açık olduğu, öncesi için davalılara taşınmazları boşaltmaları hususunda bir uyarı yapılmamış ise de ortaklığın giderilmesi davası ile ecrimisilden sorumlu olacaklarının kuşkusuz olduğu-Mahkemece, davacıların taşınmazda kullandıkları bölüm olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmişse de, toplanan delillerden davacıların kullanımında olan bölümün çekişme konusu parsel değil de yine taraflara ait komşu parsel kapsamında kaldığı izlenimi uyandırdığı-
E.tmanın önlenmesi, ecrimisil ve tazminat istemlerine ilişkin açılan davada, taraflar arasındaki çekişmenin, davalı tarafından kullanılan deponun davacıların maliki olduğu bağımsız bölümün eklentisi olup olmadığı, hangi deponun nerede olduğunun belirlenmesi noktasında toplandığı- Mahkemece kendi içinde çelişen raporlardan birine itibar edilerek davanın kabulü yönünde hüküm kurulduğundan, yerinde yeniden keşif yapılarak üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığı ile binanın tasdikli projesi uygulanmak sureti ile çekişmeli deponun 49 nolu depo olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gibi, davalı yargılama aşamasında depoyu boşalttığını bildirdiği halde, davalının kullanımındaki depo 49 nolu depo ise elatmanın önlenmesi istemi yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği- 
Dava konusu taşınmazdaki baz istasyonu olarak kullanılan yapının köy muhtarı ve davalı Türk Telekom İl Müdürlüğü arasında yapılan kira sözleşmesi uyarınca tesis edildiği anlaşıldığından köy tüzel kişiği davaya dahil edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- Dosya kapsamından dava konusu taşınmazın arsa olduğu anlaşılamamasına rağmen, dava konusu taşınmaza arsa olarak değer biçen bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu- Hüküm altına alınan ecrimisil bedeline her dönemin tahakkuk tarihi dönem sonundan itibaren faiz işletilmesi gerektiği- 
Kısa karar ile gerekçeli kararın farklı olmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu-
Davacı R.'a dava konusu taşınmazda ..m2 yer tahsis edildiği, yapılan keşif sonucu alınan fen bilirkişi raporuna göre fiilen ..m2 yer kullandığının tespit edildiği, rapora ekli krokiye göre de davalının davacı tarafından kullanılan bu kısma bir tecavüzünün bulunmadığı, kaldı ki davalının kullandığı kısım için taşınmaz maliki Hazineye ecrimisil ödediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği-