Takip konusu bonoda “tanzim tarihi” bulunmaması halinde, bu senedin “bono” sayılmayacağı, bu nedenle de üç yıllık “bono zamanaşımı” değil, on yıllık “genel zamanaşımı” süresinin söz konusu olacağı-
Mahkemenin (icra dairesinin) yetkisine itiraz eden tarafın, yetkili mahkemeyi (icra dairesini) de belirtmesi gerektiği; yetkili olmaları koşulu ile birden çok icra mahkemesinin (icra dairesinin) yetkili olduğunun yetki itirazında ileri sürülebileceği-
Kambiyo takibinde bulunan alacaklının, senet aslını icra dairesine takip talebi ile birlikte vermek zorunda olduğu; icra müdürlüğünün, senet aslını almadan borçluya ödeme emri göndermesi işlemine karşı, yedi gün içinde şikayet yoluna başvurulması gerekeceği-
Takibe konu edilen çekte “keşide yeri“ ve “muhatap banka”nın Develi’de bulunmasına rağmen borçlunun Germenek’te ikamet ediyor olması halinde, borçlu tarafından İzmir İcra Dairesi’nde yapılan takibe karşı“ yetkili icra dairesinin Germenek olduğu”nun ileri sürülebileceği; icra mahkemesince yetki itirazı kabul edilerek “icra dosyasının Germenek İcra Müdürlüğüne gönderilmesine” karar verilmesi gerekeceği-
Açılan menfi tesbit davası ile verilen tedbir kararında, ”takip alacaklısı” taraf olarak yer almadığından ve “takip konuyu iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği” kanıtlanmadığı için, mahkemece verilen tedbir kararından etkilenmeyeceği-
Alacaklı vekilinin “sıra cetveli yapılıp yapılmadığının ilgili icra müdürlüğünden sorulması” talebinin, takip dayanağı senedin/çekin bağlı olduğu zamanaşımını kesen bir işlem olmadığı-
“Vadesi gelmemiş olan bonoya dayalı olarak takip yapılamayacağı”na yönelik başvurun “şikayet” niteliğinde olduğu ve bu talebin kabul veya reddi halinde ayrıca “tazminat”a hükmedilemeyeceği-
Takip dayanağı ihtiyati haciz kararının, İİK.’nun 257/II. maddesine göre verilmiş olması halinde, muacceliyet şartı gereğince, takip tarihinde vadesi gelmemiş olan senetlerin de icraya konulmasını mümkün kılacağı-
Keşideci borçlunun lehtara karşı ileri sürebileceği şahsi def’ilerini, iyiniyetli hamile karşı ileri süremeyeceği-
Alacaklının İİK. m. 257/2 uyarınca mahkemeden ihtiyati haciz kararı almış olması halinde, ”takip tarihinde vadesi dolmamış olan senetleri” de bu ihtiyati haciz kararına dayanarak takibe koyabileceği-