İCRA VE İFLÂS KANUNU > 6 - İflâs Yoliyle Takip > - III - KAMBİYO SENETLERİ (ÇEK, POLİÇE VE EMRE MUHARRER SENET) HAKKINDAKİ HUSUSİ TAKİP USULLERİ: > - A) Haciz yolu ile takip: > Madde 168 - Ödeme emri
Takip konusu borcun birden fazla borçlusu bulunması halinde, alacaklının bunlardan birisinin ikametgâhının bulunduğu yerde -tüm borçlular hakkında- icra takibi yapabileceği, ancak bu hükmün (kuralın), yalnız «borçlulardan birinin ikametgâhındaki (onun için genel yetkili olan) icra dairesinde takip yapılması halinde» geçerli olacağı-
Adi ortaklığı idare ve temsil yetkisi bulunan temsilcinin yapacağı işlemlerin, ortakları, üçüncü kişilere karşı eşit olarak sorumlu kılacağı –Adi ortaklığı temsil yetkisi olan temsilcinin imzaladığı çekten doğan borçtan dolayı, diğer ortakların da müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları-
İİK. nun 71 maddesinde öngörülen zamanaşımı itirazının, takibin kesinleşmesinden sonra oluşacak zamanaşımı durumunda ileri sürülebileceği (takip henüz kesinleşmeden İİK. nun 71. maddesinin uygulama alanı bulamayacağı)-
Bonoda tanzim edenin imzasının, metni örter şekilde yani metnin altına atılması gerektiği; bonoda aynı şahıs tarafından birden fazla imza atılmış olması halinde, senedin geçerliliğine etkili bir durumdan söz edilemeyeceği, muhatap veya keşideci imzaları dışında bononun ön yüzüne atılmış her imzanın “aval beyanı” sayılacağı, bononun ön yüzündeki ikinci imzanın “aval” olarak değerlendirileceği; şirket temsilcisinin bononun üzerine atacağı ikinci imzanın, kendisini “avalist” konumuna sokacağı ve –senette, borçlunun isminin yazılması zorunlu unsurlardan olmadığından- ve tıpkı keşideci gibi sorumlu olacağı-
Bonoya dayanan takiplerin, “borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki icra dairesinde”,”bonoda öngörülen yetkili icra dairesinde” ve “bonoda yazılı ödeme yerinde yahut bonoda ödeme yeri gösterilmemişse; bononun düzenlendiği yerde” yapılabileceği-
Bononun üst kısmındaki “kıdem, ihbar tazminatı alacağı ve diğer işçi ücreti alacakları karşılığı verildiğine” dair yazının, keşideci tarafından imza/paraf edilmemiş olması halinde, keşideci için bağlayıcı sayılmayacağı-
Birden fazla borçlu bulunması halinde, alacaklının, “bunlardan birinin gerçekten ikametgahının bulunduğu yerde” icra takibinde bulunabileceği; diğer borçluların bu durumda “yetki itirazı”nda bulunamayacakları-
Kambiyo senedi düzenlemek için kanun koyucunun özel bir ehliyet aramamış olduğu; ancak medeni haları kullanma ehliyetinden kısmen yada tamamen mahrum bulunan kişilerin kambiyo senedi düzenleyemeyecekleri; borçlunun senedi düzenlediği tarihte hukuki ehliyete sahip olması gerektiği; alacaklının senedi düzenleyen kişinin ehliyetsiz olması halinde "iyi niyetli" olduğunu ileri süremeyeceğini-
TTK.’nun 732. maddesinde düzenlenmiş olan davanın; “bonoya dayalı müracaat hakkı düşmüş olan hamilin, keşideci ile kendisi arasında temel borç ilişkisine dayanmadan ancak sadece bonoya dayanarak açabileceği bir dava” olduğu; bono, vade tarihinden itibaren 3 yıllık geçmekle zamanaşımına uğrayacağından, hamilin bu sürenin sonundan itibaren TTK. ‘nun 732. maddesine göre keşideciye karşı alacak talebinde bulunabilecek olması nedeniyle, davacının, zamanaşımına uğrayan bononun vade tarihinden sonraki 3. yılın sonundan itibaren temerrüt faizi talep edebileceği-