İİK’nun 72/ son maddesi gereği menfi tespit davasının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde de açılabileceği gibi, taraflar arasında düzenlenen satın alma sözleşmesinde İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkisi kabul edildiğinden, davalının yetki itirazının reddine karar verilmesi gerekeceği-
M.K.’nun 462/8 maddesi ve 6100 sayılı HMK’nun 54. Maddesi gereğince vasinin vesayet makamından izin almadan menfi tespit davası açması doğru olmadığı gibi, Nevşehir Dr. İ. Şevki Atasagun Devlet Hastanesi’nden alınan 05.06.2008 ve 08.07.2010 tarihli raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınmadan çelişkili raporlara göre hüküm kurulmasının da isabetli görülmeyeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Davacının iradesinin fesada uğratılarak alınan bonodan dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin davada, iddiayı ispat için dinlenilen tanıkların görgüye dayalı bilgileri bulunmadığı, davacının davasını kanıtlayamadığından davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Bononun malen düzenlendiği, ispat külfetinin davacıda olup davalının mal vermediği yolundaki iddiasını yazılı delille kanıtlayamadığı gibi yemin de teklif etmediğinden davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Asgari alım taahhüdünün yerine getirilmemesi durumunda eksik çekilen doğalgaz bedelinin cezai şart olarak ödenmesine ilişkin sözleşme hükümlerinin geçerli olduğu buna göre davacının sözleşme hükmü doğrultusunda davalıya ödediği bedelin iadesini isteyemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi 01.06.1990 gün ve ¾ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekeceği-