İİK.'nun 40.maddesi uyarınca icranın iade edilerek kiralananın kiracı davalıya iade edilebileceğinin anlaşıldığı,bu durumda davacının dava hakkı kalmadığı ve sonradan bozularak ortadan kalkan tahliye kararının infazı ile gerçekleşen tahliyenin kesinleşen tahliye ilamının infazı sonucu ya da rızaen gerçekleşen tahliye sonuçlarını oluşturmayacağı-
Açığa senet düzenlenmesi mümkün olup davacı-borçlu dava konusu senet altındaki imzayı inkar etmemiş, imzalanıp boş olarak verilen senedin aradaki anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu idida etmiş olduğundan, açığa atılan imza üzerine senedin boş bırakılan kısımlarının anlaşmaya aykırı doldurulduğu yolundaki iddianın davacı tarafça yazılı delille kanıtlanması gerekeceği-
Davacı tarafın, dağıtım sistemine veya sayaca müdahale ederek, tüketimin doğru tespit edilmesini engellemek eylemi kaçak elektrik enerjisi tüketimi olduğu ve Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerine göre kaçak elektrik bedeli hesabı yapılması gerektiğinden davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik bedelinin ve faizinin Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’ne ve Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar hakkında 622 sayılı karara göre hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınması gerekip, davacının sorumlu tutulabileceği kaçak elektrik bedelinin ve faizinin duraksamasız belirlenmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, HMK' nun m.69/1 hükmüne göre ''Müdahilin de yer aldığı asıl davada hüküm, taraflar hakkında verilir'' olması sebebiyle, somut olayda fer'i müdahil olan banka hakkında hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı sayılması gerekeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasında, dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nın 592.maddesine göre açığa senet düzenlenmesi mümkün olup dava konusu senedin lehdar hanesi boş olarak dava dışı şahsa verilmesi ve onun tarafından da davalıya devredilip lehdar hanesine davalının adı yazılarak tedavüle çıkarılması olayında davacıların senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu yazılı delille ispat etmeleri gerekeceği-
Zayi nedeniyle kambiyo senedinin iptali davalarında, hamilin ortaya çıkması halinde mahkemece 6762 sayılı TTK'nın 730/20'nci maddesinin yollaması ile olaya uygulanması gereken aynı Yasanın 670'nci maddesi uyarınca, davacıya çeki elinde bulunduran (bankaya ibraz eden) aleyhine istirdat davası açmak üzere süre verilerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekeceği-
Talep edilen süreden red edilen kısmın 1.10.2005-8.2.2008 tarihler arasındaki süre olduğu, bu nedenle mahkemece 1.10.2005-8.2.2008 tarihler arası yıllık kira miktarlarını belirleyip, denetime elverişli bir biçimde bu belirlenen miktar üzerinden davalı yararına vekalet ücreti verilmesinin, yargılama giderinin de bu ret ve kabul oranına göre tahsiline karar verilmesinin gerekeceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davasında, davanın temelini oluşturan icra takibi 12.11.2012 tarihli olup, 6352 sayılı Yasa ile İİK'nun 72/4 ve 72/5 maddelerinde öngörülen tazminat oranları anılan Kanunun yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden sonraki takip işlemleri ile ilgili davalarda uygulanmak üzere %40'tan %20'ye indirilmiş olduğundan, mahkemece somut olayda davalı aleyhine %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
İİK.nun 269/2 maddesi hükmüne göre borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait sözleşmedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmezse akdi kabul etmiş sayılacağı-
4077 sayılı Yasa’nın 23. maddesinin bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngördüğü-