Kambiyo senedine dayalı olarak yapılan icra takibinden dolayı açılan menfi tespit davasında, malen kaydını taşımakta olan icra takibine konu bononun mal verildiğine karine teşkil ettiği, öte yandan bonoda "teminat senedi" ibaresine yer verilmiş ise de, bononun açıkça neyin teminatı olarak verildiği hususunda herhangi bir açıklama bulunmadığından, bu durumda söz konusu bononun neyin teminatı olarak verildiğinin ispat yükünün davacıda olduğu-
Menfi tespit davasında (İİK. mad. 72), mahkemece, taleple bağlılık kuralı (HMK. mad. 26) çerçevesinde, davacının borçlu olmadığı miktar saptanarak menfi tespite hükmedilmesi gerekirken davanın niteliği gözardı edilerek borçlu olunan miktar üzerinden olumlu tespit hükmü kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Menfi tespit davası sonucunda verilecek kararda, dava lehine sonuçlanan taraf yararına İİK’nun 72. maddesinde gösterilen tazminata da hükmedilme olasılığı bulunduğu ve davacı tarafın borçlu olmadığını iddia ettiği senetlerin miktarının açık ve tartışmasız olduğu gözetilerek, davacı yanın fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak veya şimdilik kaydıyla kısmi dava açmasında hukuki yararının bulunmadığı-
Ticari defterlerin delil olabilmesi için tarafların tacir olması dava konusu çeklerin keşide tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6762 s. TTK. 82 vd. madde hükümlerinde gösterilen şartların gerçekleşmesi gerektiği, bir tarafın ticari defterlerinin ibrazının istenebilmesi için iddiada bulunan kişinin TTK'nın 83. maddesi ve HMK. 222 uyarınca münhasıran diğer tarafın defterlerine dayanması gerektiği, davacı, dava açarken mühnasıran davalının defterlerine dayanmadığından davalının ticari defterlerini hazır etmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinde isabet bulunmadığı-